Beyaz Dizi Sevenler Buraya

hayırlı yolculuklar

 

Off bezelyenin üstüne tanımam..Oturup bir tencere yerim o derece..:zuhaha:
Geçmiş olsun çabuk iyileşir inşallah..Ben de hiç biryerimi yakamıyorum acaba bende mi bir problem var ?..:zuhaha:

 

Bak clondike bd bilmecelerine yazmıyorum artık daha ne yapayım ...ruhum dolanıyor herhalde oralarda arkadaşların kulaklarına sesleniyor az ipucu çok kafa karışıklığı diye...:zuhaha::zuhaha:

Çok geçmiş olsun canbazında dediği gibi silverdin ama öncesinde acı alıcı aneston birebirdir ...

Hastanede dolanmanın ne demek olduğunu iyi bilirim hele rapor işinin kardeşim için az mı koşturdum neyse ucuz atlatmışsın erken bitmiş ...:gül:

Daha gençsin yakarsın merak etme ...:zuhaha::zuhaha:

 

geçmiş olsun canım
hayret bütün bezelye sevenler bir araya gelmişiz bende çok severim bezelyeyi
bir mutfak bir küflü derken bende az daha yakıyordum bezelyeyi

 

Öyle zor ki...
Yazar bazında sıralayanlar, gelişim harlequin ayrımı yapanlar, arşiv amaçlı hepsini okumadan indirenler. İyi, kötü bakmadan sadece yeni yayımlananları indirenler. Taramanın kalitesine göre BD okuyanlar, kapağa bakıp içi hakkında ön yargı sahibi olarak okuyan ya da okumayanlar... Liste uzuyor. Zor bir liste olacak....ff:

 

Yok abla nedense yanmıyorum.Yanlışlıkla 5 parmağımı kızgın yağa soktum gene de birşey olmadı..:zuhaha:

 

avatarın hayırlı olsun :Frnds:buarada bugunde bu dolandı dilime sabahtan beri bim bam bom die geziyorum sayende:füü:

 

Dışarının sıcağı denizin soğukluğu beynim pastörize oldu eror veriyor Konu tanıdık geldi ama hdd karıştıracak kadar birşey hatırlayamadım.Aklında kalmış başka şeyler varsa yazarsan belki hatırlama halkalarım genişler bulurum :glmsm2:

Bu arada ben de bezelyeyi çok severdim ta kiii diyetisyene gidene kadar....Kadın direk patates,bezelye ve pişmiş havucu yasakladı.Aylardır yiyemiyorum bezelye ff:

 

Tamam clondike ben unuttum bile söyleyince ne kadar zor olduğunu farkettim ben bisey mı yazmıştım ne zaman

 

Macera kitaplarını yorumlamak zor…Fazla spoiler verince tadı kaçıyor.
Neyse..Bir başlayalım da nasılsa bir yerlerde bağlarız:füü:
Jacqueline Marshall - Aşkla Gelen Ölüm :
Aslında bu kitapta iki çiftimiz var…Sarah & Michael ve Chris & Donovan…Ama esas çiftimiz Sarah ve Michael…Sarah´ın berbat bir evliliği varmış. Kocası onu hor gören,onunla alay eden,onu aldatan, şımarık adamın teki…Trafik kazasında ölüyor.Yanında başka bir kadınla…
Zaten yıllar boyunca egosu kocası tarafından hırpalanan Sarah, bir de etrafındakilerin acıma dolu bakışlarına maruz kalıyor.“Vah zavallı ..Pek de genç..“Hal böyleyken eski arkadaşı Chris´in birlikte Meksika´da tatil yapma teklifini kabul ediyor.
Chris´in de tuhaf bir evlilik öyküsü var.Bir sene önce evlendiği gazeteci eşi Donovan nikahlarından çok kısa bir süre sonra uçak kazasında ölmüş.Ama cesedi bulunamamış.Bu yüzden Chris kocasının öldüğüne inanmıyor.
Neyse Sarah´ın Meksika´ya varışının hemen ertesinde Chris ortadan kayboluyor.Sarah´ da yardım için , kendisini havaalanından alırken tanıştığı ,Meksika´da tanıdığı tek insan olan, Michael´e gidiyor.(Neden polise gitmiyor diye sormayın..Hatırlatırım ..Bu bir bd)
Michael esrarengiz bir adam…Müzisyen,kiralık katil,suikastçi,bombacı,ajan, iş adamı…Ne olduğunu bir türlü anlamıyorsunuz.
Sarah onun da yardımı ile arkadaşını aramaya niyetleniyor.Onu bulduğunda aslında Chris´in kaybolmadığını aksine kocasını bulduğunu ve gerçekte sırf bu niyetle Meksika´ya geldiğini anlıyor.Meğerse Donovan bir kalpazan çetesi ile ilgili ciddi deliller ele geçirmiş ve hayatı tehlikede olduğu için herkesi öldüğüne inandırmış.Birlikte delilleri kullanarak çeteyi çökertmek için planlar yapıyorlar..Gerek arkadaşına yardım etmek gerekse kendine olan güvenini tekrar kazanabilmek için Sarah´da yem olarak kendisini kullanmalarına izin veriyor. Ancak Michael´in devamlı kimlik değiştirip durması kızı ikileme düşürüyor. Böylece bir kaçma kovalamaca öyküsü başlıyor…
Biraz kaotik bir öykü sayılabilir ama ilginç..Öyküde herkes her şeyi biliyor gibi görünüyor,planlar yapılıyor falan…Ama hiç kimse zahmet edip Sarah´a da olup biteni anlatmıyor.Ortaya öylece atıyorlar kızı..Bu durum biraz sinir bozucu..
Bd ´lerde görülebilecek tarzda abukluklar da var tabii…Misal göğsümüz heyecanla inip kalkacaksa üzerimizde ince seksi gecelikler olmamasına dikkat ediyoruz bundan böyle:füü:
Türü sevenlerin tercih edebileceğini düşünüyorum.Sevmeyenler de hoşlanabilirler belki zira kişilerimiz bd standartlarını tutturuyor

 

:zuhaha::zuhaha::zuhaha::zuhaha::zuhaha::zuhaha:

 

bende gidiyorum diyetisyene benim doktorum hiç yasak getirmedi bezelyede yiyiyorum enginar ve havuçta havucu az miktarda bezelyeye karıştırarak tüketiyorum.

 

ah ah, ömrü hayatımda bi şöyle bir geceliğim olmadı, ya da pon pon'lu yüksek topuklu terliğim...:'( hemen üşürüm, şu BD standardını tutturamadım gitti. :zuhaha::zuhaha:

 

sorma valla..ben de okudugumdan beri kendi kendime söylenip duruyorum..milletin danteli sateni ,benimki pazen :dil:

 

Yavrucum amaç o zaten.sen üşüycen eşine sığıncan :glmsm2:

 

Hım acaba gizli güçlerin falan mı var ???:glmsm2: korktum senden ben şimdi yanlışlıkla kızgın yağa gir hiç yanmasın tırnak yiyen smileve sürekli titriyor ...

Aynı yapıda olduğumuz nerden belli heryerden bu kaar olmaz bende de binimum tüm hayvan desenleri var yada havuçlu :zuhaha::zuhaha:Koptum gece gece alemsiniz kızlar ...

 

bayıldım gecelik modellerinize

 

http://www.kuflu.com/e-kitap/91782-mallory-rush-kole.html

sevgili çitlenbikk ve clondike hediye için tekrar teşekkürler.:gül: en son ne zaman bayram hediyesi aldığımı hatırlamıyorum bile...ellerinize sağlık.:gül:

kitap çarpıcı bir şekilde başlıyor. rand ve kardeşinin talihsiz geçmişinden bir kesit görüyoruz. çok üzücü, insanın içine dokunan bir giriş. birbirlerinden ayrılmak zorunda kalan ve birbirlerinden başka kimsesi olmayan iki kardeş.
sonra günümüze geliyoruz. aradan yirmi yıl geçmiş ve rand kayıp kardeşini bulmak istiyor. bunun için de dedektif rachel'ın kapısını çalıyor. kitabın genelinde mizah olmamasına rağmen bu sahne komikti, hoşunuza gidecek. ve bundan sonra da macera başlıyor zaten. bir arap ülkesi (günümüzde ne kadar geri kalmış olursa olsun herhangi bir ülkede bunların yaşanabileceğine pek ihtimal vermek istemesek de maalesef yirmi birinci yüzyılda hala böyle şeyler var) bolca aşk biraz gerilim ama en çok da rand'ın gerçek kimliğini bulma ve geçmişiyle hesaplaşma mücadelesi...
rand klasik bd erkeği kriterlerine bazı bakımlardan uyuyor bazı bakımlardan ise uymuyor. evet, zengin, yakışıklı sert karakterli. amaaa, bd erkekleri geçmişte ne yaşarsa yaşasın yaşadıkları karakterlerinin bir parçası olur genelde. rand ise, geçmişini karakteriyle bütünleştirememiş tam tersi onunla (yani kendisiyle) mücadele halinde. işte kitabımızın esas ilginç kısmı da bu. yani randîn kimlik kargaşası.
bazı cümlelerde ve sahnelerde mantık hatası olsa da (sanırım çeviriden kaynaklanan bir durum) genel olarak beğendim. bilhassa değişik konu arayışında olanlara tavsiye ediyorum...:saygilar:

 

Al benden o kadar, şu an gökkuşağının bütün renklerini taşıyan pijamalarımla vahlıyorum, annem çeyizlik verecek oldu da zamanında da niye demiştim bi de?:zuhaha::zuhaha:süslü süslü yatakta niye yatıyoruz ki bilemedim ..bilemedim...:zuhaha::zuhaha:

Onlar cicim aylarında kuşum, sabahın köründe kalkıp işe git gel tabanların şissin, eve gel topuklu pon ponların ve ince saten geceliğinle yemek hazırla, sofrayı kur, bulaşık yıka, ütü yap... hadi kocacığım... üşüdüm :kzgn::kzgn: de get teperim...:zuhaha::zuhaha:
Çocuk oldu dedi anne niye böyle giyindin? baban ısıtacak yavrucuğum :füü::zuhaha::zuhaha:

Bende en fazla yılbaşında kırmızı pamuk gecelik veya don(kabaca) fantazisi yapabilirim...

Kafalar, gönüller bir kardeş...Bir arkadaşım var ama böyle, ciddi şıkıldaklı pıkıldaklı, ponponlu, tüylü leoparlı bilumum özellikli envai çeşit çamaşırı var, kocam çapkın başka yolu yok diyor..amaaan onun derdi büyüüük canımmm...:zuhaha::zuhaha: