evet kolay bir soru geliyor: kızımız bir düğün organizatörü ve 10 yıl sonra esas oğlanla karşılaştıklarında,yüksek topuklu ayakkabılarının azizliğine uğrayarak tökezlediğinde adamımız tarafından son anda kurtarılıyor
ipucu 2: her ne kadar eskiden motorsikletli bir serseriyse de adamımız şimdi düzenli ve kontrollü,kızımız ise dağınık ve sakar.... erkek ve kızımız,bir düğün işi sebebiyle birlikte yola çıkarlar.....
Melissa Mcclone - Düğün Perileri Bu var ama 10 yıl sonra karşılaşma konusunu anlamadım. O farklı bir Bd deydi galiba. Bunda birlikte yola çıkarlar, gelinlik fuarı için.
ipucu 3: adamımızın mükemmele yakın bir kız arkadaşı vardır:hih:.ve esas kızımız,miras kalan bir evi düğüne hazırlamakta o kadar heveslidir ki,etrafa adamla kız arkadaşının düğünleri olduğunu yayar.:füü:tabii esas erkek buna çok sinirlenir,çünkü kız arkadaşı adamı terk etmiştir..........:kzgn:
ipucu 4: mekanın tanıtımı için bir gelin dergisiyle anlaşırlar ama adam sevgilisinden ayrıldığı için,ortada kızın anlattığı gibi bir çift olamayacaktır.adamımız bunun miras kalan mekan konusunda sıkıntı yaratacağını söyleyerek kızımıza nişanlanmalarını teklif eder:füü:
ipucu 5: kızın 10 yıl önce çok hoşlandığı çocuk ve esas adam birbirlerine düşmanlar.adam nişanlarının düzmece olduğunu ima ediyor.üstelik esas adamı terk eden kız da öteki adamla beraber..biraz karışık anlattım galiba
Offf, okuduğum bir kitaptı ama adını bir türlü bulamamıştım. Dün akşamdan beri okuduğum kitapları tarıyordum ki sanırım buldum. Yanılmıyorsam sorulan kitap; Jessica Hart - Evlilik Rüyası
Teşekkürler, onca ipucundan sonra bilememezlik ayıp olacaktı. Yeni sorumuz şu: Her iki bd kahramanımız da aynı kasabada yaşıyorlar. Kadın 4 kişilik ekibiyle restorasyon işi yapıyor, erkek de daha sanatsal sayılabilecek benzer bir işle uğraşıyor. Yıllardır birbirlerini tanıyorlar. Nasıl, yeterli mi? En sevdiğim, bence konusu diğerlerine pek benzemeyen roman tadında bir bd. Kadın ve erkek kişilikler genele pek benzemiyor. Kadın kahramanımız akşamın geç bir saatinde işten yorgun gelmiş olmasına rağmen erkek kahramanın işine karışmasına kızıp elektrikli testeresiyle evinin duvarlarına pencere açmaya başlıyor. Hem de kış ayında. Kadın tam bir çılgın. Erkekten bir nedenle şöyle bir intikam alıyor: Erkeğimiz kasabadan uzakta kendi yaptığı saunada dinlenip efkar dağıtırken kadınımız erkeğin atını ve giysilerini çalıp motosikletine atlayıp evine kaçıyor. Adam çorabından, kağıtlardan ve poşetlerden giysi yapıp 7 kmlik yolu (kışın hem de) yürüyerek, (yolda da evin birinden, ipte asılı ipek kadın sabahlığı aşırıp giyerek) doğruca kadının evine gidiyor.
Kimseee yok muuu? Bilinemiyor sanıp (hiç çıt çıkmıyor çünkü) kitabı yazacağım neredeyse yeniden. :zuhaha::zuhaha::zuhaha:
BEN varım ama bende cevabı bilmiyorum sevecen, zaten bilenleri okudukça bende kitap okuduğumu mu sanıyorum diye düşünüyorum doğrusu
Ah, hiç sorma. Küflüde paylaşılan kitapların ancak beşte birini falan okumuşumdur. Okuduklarımı da hatırlamakta zorlanıyorum. En sevdiğim kitabın bile ayrıntılarını hatırlamıyorum. Bazı arkadaşları imrenerek okuyorum, o nasıl hafızadır öyle, diyerek.
:zuhaha::zuhaha::zuhaha::zuhaha: okusam kesin hatırlardım..çünkü çok komikmiş..benim alanım bildiğiniz gibi ağlak bdler..:zuhaha::zuhaha::zuhaha:
Meleksiciğim, bence mutlaka okumalısın. Çünkü aynı zamanda hüzünlü bir konusu var. Aslında ne ararsan var. Kahramanlarını çok seviyorum ben. Okusan eminim erkek kahramanı Sergei'den daha fazla seversin.
Adam kızılderili sanırım.Kalabalık bir ailesi var.Herkes evinden eşya vb getiriyor kızın evine.Böyle birşeyler hatırlıyorum ama okuyalı çok oldu.Buradan mı indirip okudum sahaftan mı aldım okudum hatırlamıyorum.Kırmızı veya manolya dizisi gibiydi kapağı sanırım.Ama beni bilirsiniz adını hatırlayabilmem çok zor.O yüzden anonim'i bekleyelim doğru cevap için derim