İyi akşamlar, Alkane, Olmuşla ölmüşe çare bulunmazmış deyip bende kolları sıvarım... Önce çocukları sonrada etrafı temizlerim.... Bu sahne kadar olmasada iki çocuk büyütürken öyle şeyler gördümki( o ho hooo) başıma gelseydi eğer çok da şaşırmazdım herhalde...
Picassolarımın duvar şahaserlerini itina ile sergiliyorum halen, son dönem ilgileri yer üzerine hiyoroglif çalışmalarla dünü bugünü anlatım, bir de koltuk süngerlerini söküp yeniden monteleme... o yüzden amaaan....
Şimdi benim çocuklarım hiç buna benzer bişey yapmadıkları için böyle bi olay karşısında ilk şokla 'ayy siz n'aaptiniz böyle! 'diye bir cemkirirdim ilkin o kesin sonra yapcak bişey yok söylene söylene temizlerdim herhâlde ama bermere katılıyorum onu çocukların ulaşabileceği yere koyduysam eğer eşeklik bende der susarak yapardım o işi.
iyi geceler küflüm. çok şükür bitti bu bugün yorgunluktan uyuyamadım ama kolumu kaldırcak halim kalmadı
İyi geceler canlar Bermerim ben tatilde daha yoğundum, hiç işim bitmedi. Kitap bile okuyamadım o derece yani Meleksiiiiii yavrum açmışın ki, direk çocukları tuzlayıp yeme kalktın
günaydın küflüm... bermer, nurtanesi, zipper saygıyla eğiliyorum önünüzde...bir siz zaten, bir de Caillou'nun annesi tatlı tatlı, "yavrucum ne yaptınııız?" der, öpüp okşar...çok çok parmağını sallayıp, "bu yaptığın çok yanlış, hıımmm!" der... yok yaa, yok...meleksiyle birlikte tuzlayıp yerdim herhalde... zaten kaçarı yok eşşek gibi temizleyeceğim o boyayı, der ben de fotoğrafını çekerdim aynen böyle aklıma neler geldi bakın şimdi... büyük kızım 2,5 yaşındaydı... ben evde bahar temizliği yapıyorum, aynı nurtanesi'nin temizlikleri gibi, hafta boyu süreninden ... neyse canım, 10 metrelik koridorumun uzun yolluk halısına sevgili kuzucuğum, 3 litrelik yüzey temizleyicisini boca etmiş, "anne bak ben de yapıyooom" diyor...halıyı yıka allah yıka, köpürüyor...halı yıkamaya gönderdim, adam teslimata geldi; "yenge bu halı bir tuhaf, yıkandıkça köpürüyor" diyor, "yaaa, allah allah, niye ki?" dediğimi hatırlıyorum...2-3 yıl halı her yıkamada köpürdü... bir de 5 litrelik sütün içine bir kavanoz toz nane karıştırması var ki....evlere şenlik...ocağın üstünde yeşile dönmüş sütün taşıp taşıp gitmesini sanırım hiç unutamayacağım... ama evet, ne yaptım?...hiç! kızgınlığım o boynunu bükünce geçti...kucakladım, öptüm...
Gülüm, senin kuzu kötü bişey yapmamış ki extra hijyene yardım etmiş Ayrıca sen de yememişsin anlattığın kadarıyla Ben o kadar sakin olamazdım başta cemkirirdim yazmıştım de mi:füü: zaten Caillou'nun ebeveynlerine de sinir oluyorum ben gerçekçi gelmiyor, yok ya öyle anne baba olmaz çocukluğumuzdaki o kızınca süpürgeyi kapıp kovalayan japon tipleri normale daha yakın geliyor tabiki aşırıya kaçmadan
İyi günler Küflü, Yok be Gülüm benden Calliou'nun annesi çıkmaz, ben çok sinirli bir anneyim ama bir bağırmamla korkudan zıplayabildiklerini ve farkına varmadan kullanılan güçle zarar verebileceğimi öğrendiğim de, dilimi ısırmayı veya onlardan hariç duvara yumruk atmayı tercih ediyorum... Şimdi o resimdeki durumlar için bağırsam çağırsam çocuklar korkudan sinip akıllarında annem bağırdı kalacak, ama gülünce annem biz boya yaptık ama annem güldü, sonra da yıkadı bizi kalacak... Gülmemi hatırlamalarını isterim.... Ah sonra konuşuruz tabii o boyalarla resim yapılmaz diye ama o anda konuşmak işe yaramaz ki... Ben köpek büyüttüm 7 sene, gördüm ki yanlış bir ses kullanımı bile anlayışı etkiliyor, sinirim yüzünden köpeğim son dönemde ısırgan olmuştu, sinirlenince ya da hoşlanmadığı durumda, ya da kendini baskıda hissedince ısırıp duruyordu beni, en az 30 kere ısırılmışımdır ve onun öyle olma sebebi bendim... Benim yanlışlarım... Şimdi Kızlar, ne zaman sinirimi zıplatsalar Şeker oğluşum geliyor aklıma... Kontrollü olmaya çalışıyorum, ah yine söyleniyorum ya da bağırıyorum ama daha az sesle ve daha az zaman için... Döngü böyle işliyor aslında değil mi ? Şu andaki davranışlarımız çocuklarımızın geleceğini şekillendirecek... Her anne gibi ben, kızlarımın benden daha iyi olmasını ve daha iyi koşullarda yaşamasını istiyorum...
8 haftadır katıldığım 7-19 yaş arası ergeni tanımak seminerinin son 2 haftasındayım.ilk baştan beri öğrenip tekrarladığımız şey bu Bermer,''çocuklarınızın nasıl olmasını istiyorsanız öyle davranın.' Yıllar sonraki ayna tutulmuş halimiz olacak onlar,bu sebeple ki bizim yaşamadıklarımızı yaşasınlar yada yaşadıklarımızı yaşamasınlar diye üzerlerine titriyoruz.Kriz anlarında önce kendimizi sakinleştirip olaya öyle müdahale etmek,iki taraf için de yapıcı sonuçlar doğuruyor.Seminer boyunca ''kazan-kazan'' formülü üzerinde duruyoruz,yani iki tarafında kazanacağı, ihtiyaç,değer ve kişiliklerini zedelemeden orta yolu bulma halleri,kesinlikle çok zor ama geri bildirimleri de bir o kadar keyifli