SEVGİLİNİN HÜZÜNLER KULÜBESINDE... Ah eylediğim serv-i hıramanın içindir Kan ağladığım gonca-i handanın içindir Sergeşteliğim kakul-i müşginin ucundan Aşufteliğim zülf-i perişanın içindir Bimar tenim nergis-i mestin eleminden Hunin ciğerim la'l-i dür-efşanın içindir Yaktım tenimi vasl günü şem teg amma Bil kim bu tedarik şeb-i hicranın içindir Kurtarmağa yağma-yı gamından dil ü canı Sa'yim nazar-ı nergis-i fettanın içindir Can ver gönül ol gamzeye kim bunca zamandır Can içre seni sakladığım anın içindir Vaiz bize dün düzahı vasfetti Fuzuli Ol vasf senin külbe-i ahzanın içindir GAZELİN AÇIKLAMASI Salınan servi endamın içindir ah edişim; kan ağlayışım ise gülen dudağının hasretinden... Başımın dönmesi, misk kokulu kaküllerinden; düşkünlüğüm ise, dağınık saçlarını hatırlamaktan... Baygın bakışlarını düşünmekten melankolilerde bedenim inci sözler saçan (arasından inci dişlerinin parıltısı saçılan) dudağındır ciğerimi kanla dolduran... Yaktım tenimi kavuşma gününde mum gibi, amma... Bil ki bu hazırlık ayrılığının kara günleri içindir. Aşk derdinin yağmasından gönlümü ve canımı kurtarmaya çalışmam asla; amacım çapkın gözünün dikkatini çekebilmek içindir. Ey gönlüm! Ver canını sevgilin bir süzgün bakışına; bunun içindir çünkü seni bunca zaman canla başla beslediğim... Ey Fuzuli! Nasihatçi cehennemin özelliklerini sayıp döktün bize. Anladım ki anlattıkları hep senin hüzün evine dair şeylermiş, senin ayrılık acılarını çektiğm hüzün yurduymuş meğer cehennem!..