Aklın uçurumunda sürüklenirken düşler İnce – uzun Yol meçhul Yürek sırılsıklam her yağmurda Girdap ortasında Esir düşer ya ruh Depreşirken zaman Böyle paramparça olmazdım Ellerimi tutsaydın Bezgin kuytular kuşanmışım yokluğuna Uykusuzluğa mahkum gece Geceye mahkum hayat Karanlıkta kalmazdım Ellerimi tutsaydın Yankısı sökülmüş dağ doruklarının Kıvrım ırmak yangın yeri Cehennem Korku Böyle deli yanmazdım Ellerimi tutsaydın Suskunluk takınmazdım Ellerimi tutsaydın İntihar kuşanmazdım Ellerimi tutsaydın... İ.Ö.
Haydi helalleşelim...! Yerine konmuyor gidenlerin Tüketilen sevgilerin Gece yarısı uykusuz firari Dolambaçlı düşlerin Gölgesin de Yankılandı kendi sesim Karanlık odanın, sancı kıskacında Hellalleş artık benle Oysa Oysa ki Henüz yeni başlamıştım hayata senle Tam alışmışken seni delice sevmelere Sessizce, kimsesizce ölmek Vada etmek zamanı gelmiş ise bu ömre Gel son kez Helalleşelim Bu sefer Sitemsizce öp dudaklarımdan Bu sefer hissettir, Senin için önemli olduğumu Bu sefer saklama sevgini Bu sefer ben de anlayayım izin ver Delice sevildiğimi . İşte böyle bitti Bir mevsim Aynadaki aksim Bembeyaz bir yüz Sana geceler de Aşk tutan ellerim Çekip gitti Ölümcül hastalık bu İçimde debelenen... Sen üzülme, Ağlama diye Telefondaki suskunluğum .. Şimdi veda vakti herkese Niyetim üzmek değil Sadece helalleşmek istiyorum hepinizle!!! N.
bu gece yalnizim bahtsizim, herkezden tek basima birakilmisim, terkedilmisim, cok üsüyorum, seni düsünüyorum, gelsede sarsa beni simsicak ellerinle baksa bana o gözlerinle, kurtarsa beni bu dertden, verse bana o sicak sevgiden!!!!
geceler neden karanlik? gündüzleri neden aydinlik? sonbaharda neden hep yagmur var? kis ise hep kar? bu sorular, hep kafami kurcalar!
Ve Vaktim Bitince Gidecegim buralardan acelem çok Son namazimi da kildim Seccademi dürdüm büktüm ve sandukamin üstüne koydum. Bilirim sabahlarla gelmezsin Akşamlar götürür hep seni Ellerimi sürdügüm saçlarin erir Parmaklarimin arasindan süzülürsün Yere düşme sevgilim Yeni bir afrodite dayanmaz yüregim Ana rahminde kazandigim merhameti Ve yaşarken beni kazanan aşki Son sigaramin son çekiminde savuracagim Yalniz Ben degilim Farkindayim Ihaneti boynunda boyunduruk misali taşiyan Son selamimi da verdim Ve seccademi sana sakladim Şiirlerimi biraktim seccadenin üstüne Secdelerinde beni bul diye Zangoçlar çaldi benim için son çani Biliyorum Sandukamin kapisinda parlamayacak gözlerin Ve yine biliyorum Evet biliyorum Ardimdan bir dua göndermeyeceksin Geceleri kefenimi islatacaksin hüznünle Geç kalmiş olacaksin Yüregine gökten bir yildiz kaydigi gün Çünkü son duam ve son sigaram bitti Ve her şeyden öte aşkimi sana biraktim. Elveda...
Mavi Bir Ölüm Titretiyor Dudaklarımı mavi bir ölüm titretiyor dudaklarımı.. geceye yaslanmış denizlerde köpekbalıklarından kaçan balık sürülerine takılıyor gözlerim... ölümü kusuyor satır araları.. fiyortlarda kapana kısılmış dalgaların köpüğü oluyorum.. kopup geliyor fırtınalarla özlemler.. maviye çalıyor dönüşleri ölümlerin
,._.,-*^~*-,._.,-~ g i T T i n ~-,._.,-*~^~*-,._., Gittin sen,tüm gidenler gibi…beni tamamladığını düşünürken,yine yarım kaldım. Tebessümün takılı kaldı yüreğimde… sonu yok,ışığı yok,ıssız bir yolda sessiz kaldı sevdam. Korkup kaçtın beklide bu sevda dan ! Sığdıramadın kalbine,taşıyamadın doğru dürüst… Bu kadar çabuk pes edişinde bundandı belki ? Başka cümlelerin ardına sığınman,yalan sevdalara kapılman bundandı işte. Gözlerine baktığım zaman hayat bulurdum. Öyle güzeldiler ki…sanki hayat saklıydı içlerinde ! Birden kapattın o gözleri…aldın benden hayatımın en beyaz siyahını. İşte ondan sonra başladı her şey;kalp ağrılarım,baş ağrılarım,haykırışlarım,hıçkırıklarım…. Benden aldığın en beyaz siyahtı bunlara sebep. Yaşadıklarımın kötü bir kabus olduğunu düşleyip,geçecek diyordum, Olmadı,geçmedi her şey artarak daha da çoğaldı. Pişmanlıklar sardı çevremi,keşkeler birikti içimde,acabalar dolaşıp durdu beynimde…ama yinede hep sen vardın düşlerimde,hep sen çoğaldın,hep sen büyüdün içimde…
Saklanan Yalnızlık sabahın görülmeyen karanlığında, ruhların titrediği vakit ortaya çıkar yalnızlık. sonra, suların diplerini kendine mesken eder, hiç çıkmamak için yemin etmiştir sanki oradan. ama yengeçlerden rahatsız olur herhalde.. kaçar oradan arkasına bile bakmadan. sığınacak başka bir yer arar, sonra kendini bir mahzene kapatır. yıllanmış şaraplarla sarhoş olur. birden kapının açıldığını farkeder, mutlu bir yüzün içeri girdiğini hisseder. ama iyi bilirim ki o mutluluktan nefret eder. ordan da kaçar korkarak ve apansızca, sonra ısssız bir çölün ortasına bir vaha yapar kendisine. kaynağından su yerine kan çıkar, ve ağaçları hep kaktüslerdir oranın. birden dertli bir insan görür, sevinir o da yalnız kalmış diye, mecnun olduğunu anlar onun , sonra döner deliye. isyan eder kendi kendine bağırır, çağırır, hiç gidecek yerim yokmu diye.. aklına parka bir fikir gelir. bulutların arkasını düşünür. orda beni kimse rahatsız edemez diye. başında şimşeklerin çaktığını görür birden, sonra bulutların yavaş yavaş kaybolduğunu, bütün varlığıyla ortada kaldığını anlar, bir an dünyayı terk etmeği düşünür. başka bir alemde gizlenmeyi dener etrafındaki bütün ışıkları söndürür, çünkü o ıssızlığı ve karanlığı sever. aniden ortalığın aydınlandığını görür, göz alıcı bir ışığın varlığını hissder. sonra olağanüstü bir orkestranın sesini duyar. çünkü serenant yapmaktadır tanrıya orda melekler. hem gözlerini kapatır hemde tıkar kulaklarını. gizlendiğini sanar böylece varlığını. kaşmaktan başka çare kalmammıştır artık, sonsuz bir kaçış,nereye gideceğini bilmeden. saklasınlar diye güneşe ve aya yalvarır, unutur bir şeyi,ikiside aydınlatıcıdır. bir an yalnızlık kendini öldürmek ister, sonra cayar kararından, cehenneme gitmekten korkarak. sonra öyle bir yer bulur ki yalnızlık. ilelebet kimsenin rahatsız edemeteceği, istediğini yapabileceği, ve orası yaşadıkça onu da yaşayacağı ve onun istemediği halde onu paylaşacağı ve kimsenin onu bulamayacağı bir yer, neresimi oarası? paramparça bir yürek. kırılmış bir kalp.....
G e c e Ben gecenin en çok, adını seviyorum. Bir kere asildir gece... Sonra karanlıktır. Yüzlerdeki sahte tebessümler, Yalan gülücükler, Anlarsınız ya. Sonra nefes alır çiçekler. Arka odada bir ayin vardır, Bense bir yangını doya doya yaşıyorumdur bu gece. Elimde bir mücevher kutusu tutuyorumdur... Mücevher kutusundaki afyon ruhunu, şöminede yanan son fahişenin nefesi karışır Ateşe gizli düşen silüete. Süre baygın, Kaygı sarhoş, giz gözlerimde sarhoş. Bebek kucağımda ve a y r ı n t ı ayrıntı sırtıma geçirdiğim bin yıllık paltoda, ayrıntı usul usul hayatı adımlayan saçlarımda. ayrıntı ne kadar yağlasan da yine gıcırdayan kapıda. Kapıyı açık unuttum, Bir avuç su kadar masumsun oysa. Zamanı yakabilir misin suyla? Yap o zaman! Hadi ne duruyorsun! Umutsuzluğu demin çöpe attım. Biten şarap şişesiyle. Gözlerimi mücevher kutusuna koydum. Yatağıma girdim, mezara gömülen ceset gibi. Geç kalıcağım dünden belliydi Ağustos`a. Geceyi seviyorum dost! Ben, Gecenin En Çok Adını Seviyorum.!!
Duyduğun her yerde beni hatırla Bu benim şiirim bu benim şarkım Dinle ki kanatsın o taş kalbini Bu benim şiirim bu benim şarkım Yabancı kollarda gezip durdukça Başını yastığa koyup daldıkça Bir daha çalıver beni andıkça Bu benim şiirirm bu benim şarkım Bırak da süzülsün yaşlar gözünden Acı bir pişmanlık dursun yüzünde Sana bir sitem var her bir sözünde Bu benim şiirim bu benim şarkım Aşkımdan armağan her bir satır sana Maziyi yeniden yaşatır sana Nasıl sevdiğimi anlatır sana Bu benim şiirim bu benim şarkım.
Bu gece üzgünüm, sansima küsmüsüm! gidiyorum, artik cok yorgunum! ardima bakmadan yoluma devam ediyorum, hayatima son noktayi koyuyorum, ölüme gidiyorum.....
Kısa pantolonlu eşkiya sevdalardan Uzun namlulu gölgeler çalınırdı uykusuz gecelerime... Uyanırdım -aslında uyanıktım- Düş sanırdım kardelenleri ağustos sıcağında gülleri bir de parktaki çoçukları sonra soframdaki katığı... Ay vururdu pencereden Ben efkarlanırdım... Bir sigara dumanı özgürlüğüne ve Dicle yalnızlığına gömülürdü talihsiz kavuşmalarım... ve tarihsiz gelgitlerim... Devriye dolaşırdı hasret... Yürek pusudaydı... Oysa devşirilmişti bütün aşklar Bütün yalınlar yalnızlıklara çıkardı yanlışlıkla Ben ölüme inat sevdalanırdım... Sonra ayrılırdım yaşama inat... Susardım... Ağlardım... Aşk yalandı o zamanlar... Zaman talandı o zamanlar... Güneş tebessümleri seçilirdi ayın solgun yüzünde... Sesi bıçaklarla kesilmiş nara kırıntıları kalırdı dudaklarımın arasında... Sessizliğimin sesi dökülürdü bembeyaz sayfalara... Kararırdı sayfalar... Cümleler tutuşurdu... Kalem cesaretinde kelimeler afaroz edilirdi dilimden... Ben "konuş" derdim... Yankısı "sus" olurdu... Susardım... Ağlardım... Umut yalandı o zamanlar... Zaman talandı o zamanlar... Başka diyarlardan başka denizlerden başka dünyalardan kopardı sürgün yüreklerin sessiz fırtınası... Kırış kırış olmuş ellerin karasında gizliydi yokluğun kanlı kınası... Dedelerimden miras kalmıştı sırtımdaki kirli hançer... Kurt bakışlı, yarasa gecelerinde ışıl ışıl parlardı hançer... Ben yakamoz düşlerdim... Ve kendi ışığımda kendim kararırdım... Kendi denizimde kendim boğulurdum... Su isterdim dost elinden Susardım... Ağlardım... Dostluk yalandı o zamanlar... Zaman talandı o zamanlar... Bir kırlangıç kanatlanırdı gözlerimin kıyısından... Bir yarasa tam başucumdan... Dalgalar sahile gözyaşları gözbebeklerime vurup geçerdi... Yüreğim parelenirdi... Alev alev yanardı... Ateşinden Kaf Dağı Küllerinden Anka Kuşu olurdu... Yanardım... Bir el arardım boşlukta bir yürek bir gülücük... Kucak açardım uzak deryalar gibi... Kollarım serap olurdu... Susardım... Ağlardım... Sevgi yalandı o zamanlar... Zaman talandı o zamanlar...
Uykusuz Gece Uykusuz gecelere gebe yüreğim Hala anlam veremiyorum be yaşananlara Kavrayamıyor bu yorgun yürek ayrılığı... Seni sevmiştim... Hayatımın anlamı, bedenimin ruhu sendin Sendin içimde atan kalp... Şimdi gittin... Artık ne hayatımın anlamı, Ne bedenimde ruh, Ne de atan bir kalbim var... Hepsi gitti seninle. Şimdi uykusuz gecelere, Bitmez ölümlere gebe yüreğim...
Gecemidir İnsani Ağlatan Hüzünlendiren.. Gözünden Bir DeğiL Bin Yaş Döküveren.. Ölümmüdür İnsani Ayiran.. Yoksa Sensizlikmidir Beni Yalniz Koyan. Adını Yazdım KaraTopraklara.. Feryat Eder Oldum Sensizliğe.. Senin Adini Koydum Yalnizliğima.. Ama Sen Yoktun. Şimdi Neyleyim Ben Sensiz Bu Hayati. Ne işime Yarar Sensiz Bir Yürek. Nerdesin Yarimm Nerdesinn.. Ben Şimdi Ne yapayım.. Sensiz NasıL Yaşayayim.. Birakin Burda Kalayım.. Bu Mezarda Yarim Var..