Konuşun Benimle

'Yazılar, Denemeler.' forumunda DaRkBlooD tarafından 2 Nis 2010 tarihinde açılan konu

Konu etiketleri:
  1. DaRkBlooD

    DaRkBlooD Anne'sinin bidenesi (:

    Konuşun Benimle

    Annem, güzel annem, iyi yürekli canım annem, sende hoşgeldin.
    Mutlu, canım kardeşim, sende hoşgeldin. Ağabeyini ziyarete geldin demek,
    ne iyi ettin de geldin. Sen hep gel emi. Arada bir bizimkilerden habersiz çık gel.
    Biraz oturur, sonrada gidersin. Hem senin geldiğini kimseye söylemem, korkma. Zaten yakalansan da, ağabeyimi ziyarete gittim dersin, o zaman kimse kızmaz sana. Biliyorum babam istemiyor, senin benim yanıma fazla gelmeni. Olsun, böyle ayda yılda da olsa, seni görmek inan beni mutlu ediyor. Seni çok özledim kardeşim, hem de çok.Seninle oturup dertleşmeyi, okulda yaşadığın ufak çaplı aşklarını bana utana sıkıla anlatmanı, arada birbizimkilerle takışınca, benden yardım istemeni. Anlayacağın her şeyesusadım. Sen hep gel emi. Dediğim gibi bir yolunu bul ve gizlide olsa gel. En çok seni
    özlüyorum canım kardeşim.

    Annem, sen neler yaptın, hiç anlatmıyorsun. Buraya gelince sadece orada oturuyor, beni seyrediyorsun. Bir şeylerden bahsetmiyorsun. Oğlum, bu gün alttaki Ayşe teyzen var ya, onunla birlikte alışverişe gittik, kendime yeni bir entari, bir çift ayakkabı aldım ve Mutlu\'ya da, en sevdiği renk olan kırmızıdan bir elbise aldım, demiyorsun.Arada bir babamla olan kavgalarınızdan da bahsetmiyorsun. Eskisi gibi babamı bana şikayet
    etmiyorsun. Biliyorum babam, ben sizin yanınızdan ayrıldıktan sonra, azalttığı içkisinide tamamen bırakmış. Ama yine de, eminim onu bana şikayet edecek bir şeyler bulursun. Oğlum,
    yine baban misafir yanında bana şunu söyledi,
    bunu yaptı demiyorsun. Niye güzel anneciğim,
    bana babamı şikayet etmiyorsun. Buraya her
    geldiğinde böyle saatlerce suskun mu
    oturacaksın?
    Biliyorum, çoğu zaman birlikte yaşadığımız güzel anıları düşünüyorsun. Bu yüzünden ve gözlerindeki kederden belli oluyor.Ama bana anlatmıyorsun. Hatırlıyor musun oğlum,
    sen küçükken civcivleri çok severdin. Bir gün küçük bir civcivini kapının önünde ölü bulunca,
    bir hafta kimseyle konuşmamış, her bulduğun köşe başında ağlamıştın. Nede duygulu bir çocuktun, demiyorsun anne. Sonra bir gün deyip devam etmiyorsun anne. Sıkıldın mı yoksa anne. Bunları tekrar anlat bana. Anlat ki oğlun mutlu olsun,canı sıkılmasın. Kendini dışlanmış hissetmesin.Anlat ki, her şeyin normal bir şekilde devam ettiğine inansın. Ve, neden buraya
    geldiğimi, sizi neden terk ettiğimi sormuyorsun.Umurunda değil mi anne Umurunda değil desem sana dünyanın en büyük haksızlığını yapmış olurum.Seni çok iyi bilirim anne, sen dünyanın enmuhteşem annesisin bu yüzden benimle ilgili herşeyi umursarsın. Peki umurundaysa, neden benimle paylaşmıyorsun. Neden artık aramızda eskisi gibi
    fazla bir samimiyet yok.
    Baba,biliyorsun buraya gelmem senin yüzünden oldu.Evet farkındayım sana da çok çok büyük birhaksızlık yapıyorum. Acımasızca konuşuyorum.Böyle bir şeyi söylemeye hiç mi hiç hakkım yok,bu yüzden yüreğimin sızısı artıyor. Bazı şeyleriaffetmek o kadar zordur ki babacığım, bunu sen öğretmiştin bana. Hatta insan bazen o kadar katı olabilir ki, çocuğunu evden bile atabilir. Dimi babacığım. Bunu hatırlıyabildin mi? Bana o kadargüzel öğütler verdin ki, bir çoğu hala aklımda.Seni sorgulamak benim haddim değil ama ozamanlar içtiğin o içkinin bana karşı anlayışsız olmana yardımcı olduğunu düşünmüşmüydün.Yaptığım şey belki aileme yakışmayan bir şeydi diyorsundur içinden. O zaman şimdi neden beni
    ziyarete geliyorsunuz. Demek ki o kadarda zalimolmaya gerek yokmuş babacığım. Belki biraz daha anlayışlı davransaydın, beni biraz daha anlamayaçalışsaydın, elimden bir kez daha tutsaydın, benasla burada, sizde orada olmazdınız.Pişmanlık di mi baba? İşte benimde
    burada en çok yaşadığım duygu bu. Pişmanlığını
    hiç anlatmadın bana baba. Oğlum, pişmanım demedin. Deme baba, yine gurur yap olur mu?
    Eminim sen pişmanlığı benden daha iyi bilirsin.Ne de olsa sen babasın. Ve babalar her şeyi
    oğullardan daha iyi bilirler. Baba, biliyormusun seni inanılmaz çok özledim. Tabi
    bilemezsin, çünkü bir kez bile olsun bunu bana sormadın. Oğlum beni özlüyor musun diye
    sormadın. Özlüyorum baba. Bu özlem içimde çaresiz bir çığ gibi büyüyor ve içimi kor bir
    ateş gibi yakıyor. Keşke baba her şey böyle olmasaydı. Sen pişman değilmisin peki.
    Konuşmuyorsun tabi. Bende senin yerinde olsamkonuşmazdım. Ama şunu bilin, buraya gelecekseniz

    Benimle konuşun.!!
    Yoksa her şey benim için çok daha zor oluyor. Konuşun benimle. Dertleşin.
    Sorun. Anne, baba, madem beni ziyarete geliyorsunuz, madem benim hakkımda hala içinizde
    güzel şeyler var, o zaman sorun bana. Eğer direk konuya giremiyorsanız, önce havadan sudan
    sormaya başlayın. Sonrada içinizi dökün, kusabildiğiniz kadar kusun içinizdeki merak
    ettiğiniz ve bilmediğiniz şeyleri. İşte o zaman ben de rahat ederim. Anne yine ağlamaya
    başlama yalvarırım. Senin ağlayışın beni hep kötü etmiştir. Çünkü sen asla sahte ağlamazdın.
    Sanki etinden et koparıyorlarmış gibi için parçalanır ve kıyamadığım göz yaşların, dupduru
    yanağını kaplar. Ağlama anne, ne olur ağlama.Eğer sen ağlıyorsan, gerçekten beni özlediğin
    için ağlıyorsundur. İçindeki pişmanlığın yüzünden ağlıyorsundur. Senin ağlamana
    dayanamam. Ağlama da, benimle dertleş. Tıpkı eski günlerdeki gibi al beni karşına ve konuş.
    Oğlum de. Anlat anne, konuş benimle. Bende burada mutlu olayım. Çok uzun zamandır, hiç
    mutlu olamadım anne. Eminim bunu bilsen, dünyayı yıkar yine beni mutlu etmenin bir yolunu
    bulurdun. Ne garip dimi anne. Ne zaman benim yanıma gelsen muhakkak ağlarsın. İnan ağlamanı bile özledim. Her şeyin gibi. Baba bakıyorum seninde gözlerin doldu. Dudağını
    ısırıyorsun. Yapma baba, sakın sen ağlama.Annemin ağlamasına belki alışabilirim ama sana
    alışamam. Ağlaman beni mahveder. Eminim içinden,keşke diyorsundur. Ağlama baba, gözünü seveyim ağlama. İçindeki isyanı bana açta konuşalım. Ne demek istiyorsan de. Ne haykırmak istiyorsan haykır. Gerekirse kötü konuş ama sen asla

    ağlamamalısın. Mutlu, güzelim sen uyma onlara bari. Sen ağlama. Benim yüzümden herkes

    ağlasın ama sen ağlama. Of kardeşim of. Yaptığım hiçbir şeye pişman değilim ama senin ağlamanbeni yıkıyor.
    Sen canını sıkma kardeşim, eninde sonunda bir araya geleceğiz ne de olsa. Ağlarsan
    seni beklerken hepten kahrolurum. Ağlama Mutlu.
    Mutlu, hep bana sorardın ya, ağabey insanlar niçin yaşar diye, işte sorunun cevabını
    kendin veriyorsun. İnsan sevdikleri için yaşar.
    O yüzden sen benim gibi olma.
    Kardeşini ağlatacak hiçbir şey yapma.

    Baba,
    yumruğunu ısırmaktan vazgeç de, sor. Niye oğlum?
    Değer miydi? De. Ama bak sormuyorsun işte.Sadece içinle kavga ediyorsun. Beynini yiyorsun.
    Kendini mahvediyorsun. Biliyorum pişmanlık almış
    gidiyor yüreğinde, ama artık alış. Pişmanlık sökmüyor.
    Annem, güzeller güzeli annem.
    Sen babamın aklına sahip çık. Siz hala benim annem babamsınız. Sizi her şeyden çok seviyorum.
    Demek gidiyorsunuz? Sağlıcakla kalın. Ne olur birbirinizi üzmeyin. Çünkü, Allah korusun
    ama benim geldiğim yer gibi bir yere gelirseniz,o zaman yaptığınızın bir çok şeyden dolayı
    pişmanlık duyacaksınız. Size gitmeyin diyemem.
    Biliyorum burada sonsuza kadar kalamazsınız.
    Bari arayı fazla sıklaştırmasanız. Bakın ikinize de söylüyorum. Ağlamayı kesinde beni
    dinleyin. Beni can kulağıyla dinleyin hem de.Ama önce ağlamayın. Ağladınız mı aklım
    karışıyor. Ben burada yalnızım. Sadece sizi düşünüyorum. Buna yemin ederim. Eğer bir daha ki sefere geldiğinizde bütün her şeyi konuşmazsak,
    hepten ızdıraplar çekicem. Siz benim annem ve babamsınız. Ben hatamı kabul ediyorum ama siz bir kere olsun sormadınız, ne oldu diye. Bu sefer de sormayacağınızdan artık eminim. Ama bir dahaki sefere anlaşalım her şeyi konuşacağız.
    Tamam mı?
    Ne zaman gelirseniz gelin ben hep buradayım. Zamanım oldukça fazla. Bir dahaki
    gelişinizi beklerken, bu sefer benimle konuşacaklar, her şeyi soracaklar, sohbet
    edeceğiz diye bekleyeceğim. Mutlu, sende gel emi. Anlatacak bir şeylerde getir. Yeter ki
    ağabeyinle her şeyi paylaş. O seni sonsuza kadar dinleyecek. Eski günlerdeki gibi bana yaptığın yaramazlıkları. Okuldaki arkadaşlarını, hatta küçük aşklarını da anlat. Anlat ki ben mutlu olayım. Buraya sende herkes gibi susmaya gelme.Sen farklı ol ve benimle konuş. Zaten canım çok sıkılıyor. Bizimkilerden gizlice gelmeyi unutma.
    Bazı şeyleri onların yanında söyleyemeyeceğini çok iyi biliyorum. Çünkü sen benim kardeşimsin.Çünkü seni hiçbir şeye değişmem. Arada birbizimkiler hakkında da konuşuruz. Sonra senin ileriki hayatını da konuşuruz. Asla bana anlatırken sıkılmazsın. Çünkü ben senin
    ağabeyinim. Anne, eve gider gitmez düşünmeye başla. Ben hiç oğluma sordum mu de kendi
    kendine. Hiç onunla bu konuda konuştuk mu de ve bir dahaki sefere benimle konuşacak çok şeyin olsun. Olsun ki ben burada rahat edeyim. Benim rahat ve mutlu olduğumu bilmen seni mutlu etmez mi anne. Eder elbet. Çünkü beni ne çok severdin.Benim için yaptıklarını asla ödeyemeyeceğim.
    Türban sana ne de yakışmış anne. Ama gözlerin ağlamaktan kızarmış. Annem güzel annem
    sen ağlamaya devam edersen. ben burada daha çok yanacağım. Kendimi sırf sen ağlıyorsun diye hiç affetmiyeceğim. Suçum ne kadar büyük olursa olsun, insan annesini ağlatmaktan daha büyük bir suç işleyemez. Baba, seninle bir daha ki sefere kesin konuşmalıyım. Ben burada daha fazla kendi kendimi yiyemem. Ama unutma sen soracaksın ve
    ben her şeyi doğru bir şekilde anlatacağım.

    Ben seni hala çok seviyorum. Hoşça kal baba, anneme
    ve kardeşimi iyi bak.

    Mutlu, dünyalar güzeli kardeşim. Senin yerin apayrı. Biz her zaman bir birimizi seveceğiz ve asla unutmayacağız öyle değil mi? Sende bir dahaki sefere her şeyi anlat olur mu? Bizimkiler anlatmazlarsa sen gizliden gel ve her şeyi bana anlat sen de bana sor, ben de sana anlatayım.
    Kendine iyi bak kardeşim. Hepiniz hoşçakalın. Dualarınızı sadece mezarımın başına
    gelince değil her zaman okuyun. Onlara çok
    ihtiyacım oluyor........
     

Bu Sayfayı Paylaş