Sizce kürtaj yasaklanmalı mı?

'Anketör' forumunda sha. tarafından 4 Haz 2012 tarihinde açılan konu

?

Sizce kürtaj yasaklanmalı mı?

  1. Bunun kararını sadece kişiler kendisi vermelidir

    27 oy
    69.2%
  2. Kürtaj yasaklanmalıdır

    10 oy
    25.6%
  3. İlgilenmiyorum/ fikrim yok

    1 oy
    2.6%
  4. Bence;

    1 oy
    2.6%
  1. sha.

    sha. ..daha çirkin, daha huysuz

    Sizce kürtaj yasaklanmalı mı?
     
  2. ekabir16

    ekabir16 New Member

    yasaklanmalı.internette kürtajla ilgili resimlere bakabiliyorsanız yasaklanmasın.ben bakamıyorum hatta o resimlerden bile kötü olduğunu düşünüyorum.hayvan haklarını savunan hatta sakatlanmış hayvanlarla resim çektirerek insanların dikkatini çekmek isteyenlerin yasaklanmasın demesini insanlara hayvanlardan bile az değer verilmesini anlayamıyorum.fakirlik korkusu ve bebeğin sakat doğması kürtaja izin vermemeli.devlet sosyal devlet olarak sakatına ve fakirine ölünceye kadar bakmalı korumalı.kalbi atmaya başlayan her canlı yaşamalı.dünyanın en zeki insanlarından stefan havking,duymayan betefonları öldüremeyiz .ya biz de sonradan engelli olursak ,bizim de mi yaşam hakkımız olmamalı.kürtaj bir korunma yöntemi olamaz.engelsiz bir toplum istemek bana hitlervari geliyor.ailede kişi başına düşen gelir artsın diye olunan kürtaj gerçekten de cinayettir.tabi ki de insanlar bakabileceği kadar çocuk sahibi olsunlar
     
  3. Dejavu

    Dejavu Member

    Tek bir koşulla yapılmalıdır:
    Rahim içinde ölen bebeğe;Ölü bir bebeğin rahim içinde kalması anneye zarar vericektir.
    Bu koşul dışında kalan her ne sebep olursa olsun kabul edilmemelidir. Suç sayılmalıdır diye düşünüyorum ben.
     
  4. sleepless

    sleepless Well-Known Member

    Yasaklanmamalı. Kişi kararını kendisi verebilmeli. Doğum kontrol yöntemi olarak kullanılmamalı ancak devlet tarafından doğum kontrol yöntemleri çok iyi birşekilde öğretilmeli. Geçen pazar günü gazetelerden birinde Hollanda'ya ait kürtaj gemisiyle ilgili bir yazı vardı. Hollanda'da kürtaj serbest ve buna rağmen oldukça düşük kürtaj oranlarından birine sahip çünkü halk doğum kontrolü konusunda çok iyi biliçlendirilmiş. Sonra'dan olan engeller için yapılacak birşey yok ,ama bile bile engelli çocuk dünyaya getirmek bana doğru gelmiyor. Ben yaşadığım sürece çocuğum için canımı veririm, her türlü fedekarlığı yaparım ama bir de benden sonrası var. Keşke sonuna kadar çocuklarımızın elini tutabilsek... Hayat zaten çok zor.Onlar için daha da zor olacak.Kimsenin kürtaj kararını çok kolay verebileceğini zannetmiyorum. Kimbilir içlerinde ne hesaplaşmalar yaşıyorlar, kimbilir o kararları ne kadar zor veriyorlar. Bir anne olarak çocuğumdan vazgeçmeyi düşünemiyorum bile...
    Son birşey daha... Yasal olarak yasaklandığında kürtaj olayı bitecek mi ? Hayır! İnsanlar bu sefer kendi hayatlarından olma pahasına sağlıksız koşullarda kürtaj olacaklar. İşte bunun önüne geçmek mümkün değil...
     
  5. aleren

    aleren <b>Lazkopat Kartaliçe 2</b>

    Bence; bu durum kime göre? neye göre? olarak değişir. Yani ana rahminde ölen bebeği kürtajla çıkarır doktorlar ya da hamile kalan bayanın doğacak çocuk karşısında ölüm tehlikesi varsa veya taciz yüzünden istenmeyen bir bebek de olabilir. Bunlar kişiyi ve doktorları kürtaja sürükler. Bunun dışında cinayete elbette ki hayır!
     
  6. HüzünYıldızı

    HüzünYıldızı New Member

    Anneye zarar vermesi dışında yasaklanmalı. Onun da bir canı yaşamaya hakkı var sonuçta... Biz kim oluyoruz da "hop! dur bakalım öl sen yaşama gerek yok" diye Allah'ın can verdiği bir cenine zulüm ediyoruz.
     
  7. Espera

    Espera New Member

    [​IMG]

    Yasaklanmamalı. Bi anne zaten çocuğunu kolay kolay gözden çıkaramaz. Yapıyorsa, yapmalıdır.
     
  8. alkane

    alkane Well-Known Member

    Bir anne olarak düşününce kesinlikle yasaklanmalı diyorum.Hiç kimsenin atan bir kalbi durdurmaya hakkı yok.Bu kesinlikle cinayet.Kürtaj kesinlikle ama kesinlikle bir doğum kontrol yöntemi değildir.Öncelikle bunun iyi anlaşılması lazım en cahil insandan tutunda en çağdaş insana kadar "aman hamileysem nolcak aldırırım olur biter" düşüncesi kafalardan silinmeli bence.Yasaklanmalı ama; bu işin birde aması var, tecavüz sonucu ( Allah kimsenin başına böyle bir olay getirmesin.Amin.) daha çocuk yaşta bir kızın anne olması ne derece doğru tartışılır,hele dünyaya gelecek coçuğa sevgiyle yaklaşabilecek bir anne olucak mı?ona her baktığında başına gelen ve hayatını karartan o iğrenç olayı anımsamayacak mı? peki ya çevre o bebek ve anneye nasıl davranacak? Bebek büyüdüğünde çevredeki insanların tepkileri onları yıpratmayacak mı?....Bu liste böyle uzar gider. Malesefki Türkiye Cumhuriyeti şartları bu saydığım olayların gerçekte yaşandığı bir ülke ne o annenin, ne de istenmeyen bir şekilde dünyaya gelen bebekğin gelecekleri hiç ama hiç parlak değil...Ama devlet her şeyin planlamasını iyi yapar ve anne ve bebeğine öncelikle maddi vemanevi destek verip onların hayata umutla bakmasını sağlarsa, o zaman durum değişir.Zaten olması gerekende budur.Ama bizim ülkemiz ne zaman o şartlara gelir bilemeyiz.....
     
  9. Gabrielle

    Gabrielle Member

    Kürtajdan önce , '' tecavüze uğrayan doğursun , gerekirse devlet bakar , '' diyen bir sağlık bakanının sağlık bakanı olması yasaklanmalı ... Anlatabilmişimdir umarım .
     
  10. bermer

    bermer Well-Known Member

    Bence yasaklanmamalı... Yasakladığınız şeyin arkasından gelebilecekleri düşünün biraz... Beden kişiye aittir, onu nasıl ve şekilde kullanacağı da ona özeldir. Yasaklamak neyi çözecek, hamileliğini sonlandırmak isteyen kadını engelleyebilecek misiniz? En azından bu işin uzmanı doktor eliyle yapılması daha sağlıklı olacaktır.
    Sanıyor musunuz ki kürtaj kolay bir karardır, bir çırpıda verilir. Yaşamayan bilmez, umarım kimse de yaşamak zorunda kalmaz. Ne bardaklar dolar boşalır ki, yaşam boyu ağırlığını hissedersiniz. Sizler özel günlerinizi mutlulukla hatırlarken kara günlerini kaç kadın sayar, hatırlar, bilebilir misiniz?

    Özgürce ifade ediyorum iki kere kürtaj oldum, Biri isteyerek gençken, biri karnımda öldüğü ve iki hafta boyunca ölü olarak dolaştığım hayatımı kurtarmak için...Kürtaj masasında yaşadıklarımı veya sonrasını da bilemezsiniz. Yasaklanmalı diye de gelemezsiniz. Cinsel birleşmenin ne şartlarda gerçekleştiğini bilmez iken ahkam kesmek kolaydır.

    Evet doğum kontrol yöntemi olarak kullanılmamalı, kabul ediyorum. Peki gidin sağlık ocaklarına son 5 sene içinde kaç tane prezervatif dağıtılmış, ya da kaç kişiye doğum kontrolleri hakkında seminer veya bilgilendirme yapılmış, kadın olarak doğum kontrolüne dair soracağınız sorulara alacağınız cevapları cidden merak ediyorum...
    Okullarda daha reglinde kızlara pedini nasıl kullanılacağı yeni yeni öğretilirken kalkıp toplumu düşünüyoruz diye yasaklamak evde yaşanacak sessiz cinayetlerin artmasına sebep olacaktır!

    Nasıl ibadet kul ile Allah arasında ise, kadının bedenine yaptığı/yapacakları da kendi sorumluluğunda olmalıdır.

    Ayrıca kadın bedeni özeldir, neyi neye nereye kadar yapabileceğinizi koyacağınız yasaklarla belirleyemezsiniz. Birileri prim yapsın diye de kullandıramazsınız. Ülkemde 13 yaşındaki küçük kıza evlenilecek yaşa geldi diye bakan zihniyet varken yasağın kim için neye göre koyulacağı da tartışılır.

    Bilinç uyandıralım ama yasaklamadan...

    Not:
    1- Kürtaj masasına yatığınızda canlı canlı her şeyi yaşar, tanımadığınız bir kadın elinizi tutup destek verdiği için ağlarsınız...ASLA Unutamazsınız!
    2- Kaldı ki anne karnında ölen bebeği almak için sunni sancı verilip ağırlık bağlanarak gerçek doğum yapması sağlanmaya çalışılır... ve bunlar 3 saatten 24 saate kadar sürer.. ilaveten doğumhanede canlı doğumları görürken YAŞARSINIZ!
     
  11. sha.

    sha. ..daha çirkin, daha huysuz

    Kürtaj'ın yasak olmadığı dönemler de bile çocuklarını doğurup sokakta bırakan, hastane de bırakıp kaçan o kadar çok insan varken.
    Buna doğru cevabı vermek çok güç.
    yasaklanmamalı.
     
  12. bermer

    bermer Well-Known Member

    Yasaklamanın mantalitesini anlayan birilerini görmek de bana iyi hissettirdi doğrusu...

    Özellikle erkek ifadesi olması konuyu daha bir anlamlı kılıyor...

    Evrensel Gazetesi - Kürtaj yasağından erkekler de rahatsız
    ( linkten alıntıdır)

    Kürtaj yasağından erkekler de rahatsız
    Nazife Yaşar

    Başbakan Tayyip Erdoğan’ın “Her kürtaj bir Uludere’dir” sözünü emir bilen bakanlar, kürtajı yasaklamak için harekete geçti. Başbakanından bakanına, Diyanet İşleri Başkanından Ankara Belediye Başkanına kadar kürtaja dair konuşanların hemen hemen tamamı erkekti. Kadınları doğrudan ilgilendiren bu konu hakkında “yasak” diyen erkeklere karşı hemcinsleri de isyan etti: “Biz de rahatsızız.” Rahatsız Erkekler grubundan Ongun Yücel’le onları rahatsız eden konuları konuştuk.

    Adınızla başlayalım isterseniz, nedir sizi rahatsız eden?

    Şu an ‘Kürtaj Yasağına Karşı Erkekler’ olarak hareket ediyoruz. 5 Hazirandaki toplantının çağrısını facebook üzerinden “Rahatsız Erkekler” olarak kendini ifade eden arkadaşlar yaptı ama ben kendileriyle o gün toplantıda tanıştım. Bizi erkek egemen sistem rahatsız ediyor, bizi siyasal iktidarın ataerkilliği ve pervasız açıklamaları rahatsız ediyor, bizi kadına dönük şiddet de, bütün olarak kadını ikincil gören yaklaşım da rahatsız ediyor. Bizi sürekli eşitsizlik üreten toplumsal cinsiyet rolleri rahatsız ediyor. Bizi toplumsal yetişmede doğal olarak etkilendiğimiz ve kimi ucubeliği bizzat bize de yansıyan kendi erkekliğimiz rahatsız ediyor.

    Kimler var aranızda, kimlerden oluşuyor bu grup?

    Yeni tanışıyoruz. Sosyal medyadan yapılan çağrıyla bir araya geldik. İçimizde sosyalistler var, anarşistler var; ESP’de, EDP’de, TÖP Girişiminde, DSİP’te örgütlü kişiler de var, Eğitim Sen’de örgütlü arkadaşlar da, çeşitli LGBTT örgütlerinde çalışanlar da. Hiçbir yerde olmayıp sadece bu konuda duyarlılığa sahip arkadaşlar da. Ama farklı bakış açılarımıza rağmen şu an Başbakanın, siyasal iktidarın bu haddini aşan tavrına tepki göstermek isteyen erkekleriz, daha fazla erkeği de bu doğrultuda buluşturarak toplumda sadece Erdoğan gibi Gökçek gibi erkek egemen ve kadına, iradesine saldıran erkekler olmadığını göstermek istiyoruz. Bu konuda sadece vicdani olarak bu yaklaşıma karşı çıkan erkeklerle de, AKP’ye oy verip bu yaklaşımlardan sonra tepkisi olan erkeklerle de, dindar olup da bu konuda resmi devlet dini ve bunun görevli memuru Diyanet İşleri Başkanının açıklamalarını doğru bulmayan erkeklerle de buluşmayı umuyoruz.

    Çocuk yapmaya genellikle kadın ve erkek birlikte karar verir çocuğu aldırmaya da. Dolayısıyla kürtajın yasaklanması kadın kadar olmasa da erkeği de etkileyecek. Siz bu durumdan sadece rahatsız mısınız yoksa taraf mısınız aynı zamanda?

    Tarafız. Devletin bu işe burnunu sokmaması tarafındayız. “Çocuk da yapar kürtaj da! Sana ne!” diyoruz. Erdoğan’a Uludere’deki, kadın ve trans birey cinayetlerindeki, iş cinayetlerindeki katillere kafa yormasını, bu konuda Meclisi, yargıyı harekete geçirmesini söylüyoruz. Aslı astarı ve bilimselliği olmayan boş söylemlere ayıracağı zamanın, harcayacağı nefesin onda birini şu cinayetlerin katillerinin , emirleri verenlerin yargı önüne çıkarılmasına ayırsa sadece insani değil -kendinin tanımladığı- dini duyarlılık konusunda da hayırlı bir iş yapar; belki “sevaba” bile girer diye düşünüyoruz. Tabii bu konularda “günahı” yoksa. Yargılama esnasında sorumluluğu çıkarsa vebali de onun boynuna.

    Kadın örgütlenmelerinin bu alandaki mücadelesi tüm hızıyla başladı. Ama erkekler suskun. Sesinizi diğer erkeklere nasıl ulaştırmayı düşünüyorsunuz?

    Önümüz kadın isyanı mevsimi. AKP bunu tetikledi. Kadınların iradesine dönük saldırılar illa ki reaksiyon oluşturacaktı, oluşturdu, anlaşılan o ki büyüterek oluşturacak. Biz o isyanda ateşe bir odun atabiliriz ancak. O da safımızı belli eder. İşte bu safı belli edeceğiz sürekli. Kadınların erkek egemen iktidarla mücadelelerinden öğreniyoruz, kadınların erkeklikle mücadelelerinden öğreniyoruz, kadınların tek tek her birimizdeki erkeklikle mücadelelerinden öğreniyoruz. Daha da öğrenecek çok şeyimiz, alacak çok yolumuz var. Sesimizi eylemlerle duyuracağız, sosyal medyadan ve medyadan duyuracağız. Şimdiden anlaşılan o ki erkek egemenliğe ve erkekliğe karşı atölyeler örgütleyeceğiz, etkinlikler düzenleyeceğiz. Biz sabırla ve ısrarla yürütülmesi gereken bir mücadelenin başında olduğumuzu biliyoruz. İğneyle kuyu kazmak pahasına suskun erkeklere ‘Sessiz kalma suça ortak olma’diyeceğiz ve harekete geçmeye ikna edeceğiz. Bu röportajı okuyan, erkek egemenliğin içinde iğneli fıçıdaymış gibi debelenen ve bundan da kendi ruhunda sürekli yaralandığını hisseden hemcinslerimizi eylemimize bekliyoruz. Toplumsal eşitlik isteyen ya da sadece vicdan muhasebesiyle kadınlara yapılan bu haksızlığa, reva görülen bu yaklaşıma karşı çıkan tüm erkekleri 10 Haziran Pazar günü 14.00’te meydanlara çağırıyoruz. Sözümüze yer verdiğiniz çağrımızı duyurmak için vesile olduğunuz için teşekkür ederiz. (İstanbul/EVRENSEL)
    Güncelleme tarihi: 2012-06-08 23:08:50
     
  13. ekabir16

    ekabir16 New Member

    kürtaj kadına yönelik şiddettir.kesinlikle yasaklanmalıdır.21 yüzyılda kürtaj bir doğum kontrol yöntemi olamaz.tıbbı zorunluluk yani bebeğin anne karnında ölmesi nedeniyle yapılacak kürtaj değildir bahsedilen.
     
  14. Nerissa

    Nerissa <b>Sergüzeşt</b>

    Kürtaj yasaklanmalı bencede, sonuçta korunmak için bir sürü yöntem var , yumurta kapıya geldikten sonra aldırırım olur biter denemez. Bir bebeğin anne rahminden alınması parça parça işlemden oluşmaktadır, önce kollar,sonra bacaklar , gövde v.s , bu bir cinayettir, buna destek olanlarda bu cinayete ortaktır benim gözümde .
     
  15. Erdemlideniz

    Erdemlideniz New Member

    Kesinlikle yasaklanmali
     
  16. birdie

    birdie Well-Known Member

    Kürtaj yasağını onaylayan arkadaşlara bir kez daha düşünmelerini öneririm. Kendi başına gelmeyen, başkalarının başına gelen olaylar karşısında tavır belirlemek çok kolaydır. Siyah-beyazdan ibarettir sanki gerçekler. İnsan gerçekten önemliyse, değerliyse gözünüzde, neden kararı siz veriyorsunuz başkası adına? Biz kim oluyoruz ki o kişinin ne yapacağını belirliyoruz. Şu durumda izin var, bu durumda ııh olmaz, nasıl belirliyoruz, kime göre, neye göre? Tecavüze uğrayan ya da erkenden evlendirilen reşit olmamış küçük kadınlar adına kararı elbette sorumlular verecektir. Ama bir yetişkin kendi kararlarını kendi verebilmelidir. Yetişkin olmak demek her ne şekilde olursa olsun kararlarının sonuçlarına katlanabilmek demektir bence. Nasıl karar alınacağını bilebilmek demektir aynı zamanda. Bu konuma gelmiş insanların ne yapacağına karışma hakkını kim veriyor bana? Doğmamış fetüsün hakkını arayanlar, yaşayanların hakları için mücadele veriyorlar mı? İnsanca yaşanacak bir dünya, bir ülke kurduk mu ki, istenmeyen gebeliklerin sonucu doğacak çocukları gönül rahatlığıyla doğurun diye kampanya başlatıyoruz.
    Kendi başımıza gelseydi ne yapardık, bir kez daha düşünelim.
     
  17. clondike

    clondike Well-Known Member

    Söylenecek çok şey var ama insanların fikirlerini değiştirmesinin ne kadar zor olduğunu bildiğim için görüşlere saygı duyuyorum ve doğal olarak da aynı saygıyı bekliyorum.

    Unutulan bir durumu anımsatmak istedim öncelikle...

    Türkiye'de kürtaj yasaktı... Neden "şeklen de olsa" yasak kaldırıldı? Düşündünüz mü? İstatistikleri biliyor musunuz? Yasakken kaç kadın sihhi olmayan şartlarda yapılan kürtaj nedeniyle hayatını kaybetti, ya da kalıcı hasar gördü?

    30 sene önce yasak olan kürtaj yasasını ö dönem hazırlayan kişinin söylediklerine kulak verdiniz mi?

    "1983 yılında bugünkü kürtaj yasasını hazırlayan, o dönem Sağlık Bakanlığı Aile Planlaması Genel Müdürü olan ve yasayı hazırlayan kişilerin başında bulunan Prof.Dr. Yılgör Güler Kanra, yasadaki kürtajın tıbbi değil sosyal yönüyle ele alındığını ifade etti. Kanra, "Yani gayri meşru münasebette bulunarak gebe kalan kadınların kendini asmaması için yasayı çıkardık. Çünkü o dönem özellikle Güneydoğu'da bu tür vakalar çok sık yaşanıyordu.Kadınlar intihar etmesin, sahipsiz ortada kalmasın dedik" diye konuştu.

    Yasak olan her şeyin değeri artar, bu işten nemalanan kitle için neler düşünüyorsunuz? (Zaten doktorların ve hastanelerin çoğu yapmayı reddediyor.)

    Kürtajın yasak olduğu dönemde komşumun 7 kez İstanbul'a gelip kürtaj yaptırdığını kendi ağzından işitmiştim. Bir o kadar da sağ çocuğu vardı. Ve kocası içki bağımlısıydı... (Doğum kontrol yöntemi mi?)

    Olan fakire olacak, zengin atlar yurtdışına gider orada yaptırır. Kimi cezalandırmayı düşünüyorsunuz?

    Sorular uzar gider...

    İlk taşı günahı olmayan atsın...:saygilar:
     
  18. meleksi

    meleksi Well-Known Member

    bence kürtaj tartışmalarından önce kadınların bilinçlenmesi gerekiyor..kendisini tanıması gerekiyor..en kendini bilen bayanlar bile oturup konuşunca kendi biyolojileri hakkında fazla bir bilgileri bulunmadığı ortaya çıkıyor..kaldı ki genç kızlarımız..yoksa zaten kürtaj bir doğum kontrol yöntemi olamaz..ama yasaklanırsa ne olur..bu sefer gene kadınlar zarar görür..kürtaj yaptırmak isteyen kadın gider en sağlıksız yerde yaptırır..ki bence hiç bir anne kendi rızasıyla bunu istemez.. buna kocası yada bebeğin babası tarafından zorlanır..kadın ne yazık ki çok güçsüz toplumumuzda..
     
  19. kaliksaren

    kaliksaren <b>Don't worry be happy</b>

    Sebep ya da sonuçları tartışmak anlamsız. Yasaklanmalı. Olaylara "bence" penceresinden bakmak da her zaman çok anlamlı olmuyor. Allah'ın yarattığı bir canı "bence" doğru olan budur deyip öldüremeyiz. Tecavüz sonucu hamile kalan kadınlar aldırabilmeli anlayışına da aklım ermiyor. Bebeğin ne günahı var ki.
    Yasaklamak da tek çözüm mü hayır. Doğurmak istemeyen illaki bir yol bulacak kendi canı pahasına. Asıl yol insanlara gerekli bilinci kazandırmak.
    Ama sakat doğabilir gerekçesiyle vs.. o kadar çabuk kıyılmamalı bebeklere. Bir arkadaşımın ablası 5 aylık bebeğini sakat doğabilir gerekçesiyle doktor tavsiyesiyle aldırdı. Sonuç bebek alındıktan sonra çok korkutucu şekilde ortaya çıktı. Doktor üzgünüm çocuğunuz sağlıklıymış, zaten test sonuçları %100 güvenilir değil dedi. Ne kadar basit değil mi: Üzgünüm. dedi bitti herşey.
     
  20. NeroSalvatore

    NeroSalvatore New Member

    Tabii ki yasaklanmamalı. İnsanlar kendi kararını verebilmeli yoksa demokratik bir ülkede yaşamanın manası ne? Demokratiklikten eser kalır mı? Pek sanmıyorum. Kürtaj cinayet falan değildir. Asıl cinayet kadınların istemediği bir şey zorlanmasıdır. Sen doğur biz bakarız mantığı da kesinlikle ve kesinlikle yanlıştır. Şu anda ülkedeki insanlara çok bakılıyor ya doğanlara kesin çok iyi bakılır... Tecavüze uğrayan kadınlara çocuğuna bakılacağı söyleniyor. Kadının ruh sağlığı ne oluyor? Hiçbir şey. Umursanmıyor. Artık insanları daha doğmadan sömürmeye başladılar...
     

Bu Sayfayı Paylaş