Tinkerbell & Ser_reS :saygilar: Burnu gıdıklanmaya başlamıştı. O anda hapşırırsa, ürken kadının demiri kafasına yapıştırması kaçınılmaz olurdu. Birden yüzünde ve boynunda hafif dokunuşlar hissetti. Burnuna da nefis bir koku gelmişti. O ne olduğunu anlayamadan dokunuşlar göğsüne doğru indi. Evet evet'. Hala yaşıyorum ve bana öyle dokunmaya devam edersen az sonra ne kadar canlı olduğumu hiç ummadığın bir şekilde anlayacaksın. "Gitmem gerektiğini biliyorum, ama seni burada bu halde bırakamam. Üstelik araban da yolu kapatıyor." Duraladı. "Baygın olmadığını soluklarından anlayabiliyorum. Aç artık gözlerini." Bana o kadar sokulursan soluklarım elbette sıklaşır. Üstelik... Hey! Ceketimin içinde ne arıyorsun? Kit onun ceketinin içinde elbette ki silah arıyordu. Ve olduğundan da emindi, çünkü adamın sırtında o havada deri bir palto vardı. Ama silah neredeydi? Elini adamın belinde dolaştırıp aramaya devam etti. Bedeni ne kadar sıcak ve... Ve ne kadar da kaslıydı? LİNK UnHidden Content: Dixbec.rar