Bir ses olsun isterdim hatıramda senin sesin Günlerdir bir odaya kilitledim bedenimi hiçbir sokağa düşmüyor gölgem Günün ve gecenin kapısını da kapattım Alanlara çıkmaktan korkuyorum bütün anılarımı hapsettim bir pencerenin pervazına Kendimi senin sesine Dünyanın bütün sesleri silinsin isterdim hatıramdan ve hafızamdan seninki hariç O sese sarınır uyurdum kış geceleri Yaz serinliğim olurdu o ses denizlerimin imbatı dağlarımın meltemi Bütün bir gün beklemiştim o su kıyısında su kıyısı dediğim bütün bir dünya yaşanmış bice hayatlar ve hatıralar Bir başıma, bir ses bekliyordum bir çalı dibine sığınmıştı bedenim kalbim sana sığınmıştı Doğa susmuştu dağları, vadileri ve ovaları ile gökyüzü susmuştu Su susmuştu Böcekler ve kuşlar ve ağaçlar ve ağaçların kurumuş dalları da Ben sana hapsedilmiştim Ah! Bir ses olsaydı ben bir ses olsaydım ses olup da suda, dağda, ovada bir de gökyüzünde dursaydım Sen, kalbimde dursaydın Ne kadar bekledim, kim bilir? Su ve toprak ve hava bir de zaman gökyüzüne ağıyordu sanki İşte o an, kalbimi kalbine nakışlayan sesin geldi, sen geldin sessizliğin kabuğu çatladı ve ben de bir ses olarak aksimi buldum suda ve toprakta dağda ve ovada ve göklerin yüzünde Ses oldum aksimi buldum sende Refik Durbaş -Hatıram Olsun-