Son Kraliçe - C. W. GORTNER EŞSİZ BİR ÇAĞ DOĞUŞTAN GELEN HAKKINI ELDE ETMEK İÇİN SAVAŞAN YÜREKLİ VE TUTKULU BİR PRENSES, TARİHE ADINI YAZDIRAN OLAĞANÜSTÜ BİR KRALİÇE Juana la Locanın hikâyesi güzel, yetenekli ve cesur bir kraliçeyi cinnetin eşiğine getiren ihtiras, entrika ve ihanetleri gözler önüne seriyor. Son Kraliçe çocukları ve ülkesinden vazgeçmeyen, tarihin en büyüleyici kadınını bambaşka bir bakış açısıyla okurlarıyla buluşturuyor. DONNA WOOLFOLK CROSS, Pope Joanın yazarı Bu zeki ve benzersiz kraliçeye hayran kaldım. Mücadelesi ve tutkusu öylesine etkileyiciydi ki günün ilk ışıklarına dek uyuyamadım. Her bir sayfayı tırnaklarımı kemirerek okudum. KI LONGFELLOW, The Secret Magdalenenin yazarı Aşk ve nefretin çarpıcı şöleni. SANDRA WORTH, Lady of the Rosesın yazarı Tehlikeli bir çağ ve unutulan bir kraliçenin zarif hikâyesi. HOLLY PAYNE, Bakire Düğümünün yazarı Dramatik, heyecan verici, sürükleyici ve unutulmaz. JUDITH MERKLE RILEY, The Water Devilın yazarı Şiirsel dili ve dikkat çekici ayrıntılarıyla gerçekten muhteşem bir hikâye. ROMANTIC TIMES Yüzyıllarca Deli Juana diye anılsa da Gortner onun hassas ruhuna ustalıkla ışık tutuyor. LIBRARY JOURNAL Büyüleyici bir hikâye Büyüleyici bir anlatım. PUBLISHERS WEEKLY * * * Kastilya Kraliçesi Juana, ülkesinde tahta geçecek olan son İspanyol asıllı Kraliçe, yüzyıllar boyunca çarpıcı mitlere konu olan gizemli bir şahsiyet olmuştur. Kocasını kaybettikten sonra deliye döndüğüne dair efsanenin yoksunluk içindeki dulu muydu yoksa tarih zamanının ötesinde bir kadını yanlış mı değerlendirmişti? Bu yeni fevkalade romanda C. W. Gortner, Kraliçe Juana mitlerine meydan okuyup onu saran esrarı çözerek daha henüz anlamaya başladığımız cesur ve kararlı bir kadın ortaya koyuyor. İspanya Kraliçesi Isabel ve Kral Fernandonun üçüncü çocuğu olan Juana ailesinin amansızca krallıklarını birleştirme mücadelesinin ortasında doğdu, Granadanın düşüşüyle Kolombun keşiflerine tanıklık etti. On altı yaşındayken, tıpkı en küçük kardeşi Aragon Prensesi Catherinein VIII. Henrynin eşi olmak üzere İngiltereye gönderildiği gibi ailesinin İspanyayı güçlendirme stratejisinin bir parçası olarak Flandra Arşidükü Philiple evlendirildi ve Flandraya gönderildi. Juana, Habsburg İmparatorluğunun tek varisi olan genç ve yakışıklı eşinde beklenmedik bir aşkı ve tutkuyu buldu. İlk başta çocukları ve Flandradaki yaşamından memnundu. Fakat trajedi patlak verip İspanya tahtını miras aldığı zaman Juana kendini kocasına karşı bir güç savaşı içine düşmüş buldu ve bu savaş Avrupadaki baş monarkları da içine katarak büyüdü. Her taraftan düşmanlarla kuşatılmış bir halde zekâsı ve gururu kendisine karşı bir silah olarak kullanıldı ve Juana her şeyine mal olsa bile kraliyetini güvenceye almaya ve İspanyayı yıkımdan kurtarmaya yemin etti.