Duvar

Discussion in 'Ünlü Şairlerden Şiirler' started by DaRkBlooD, Mar 27, 2010.

Tags:
  1. DaRkBlooD

    DaRkBlooD Anne'sinin bidenesi (:

    Duvar

    "bu şiir ikinci dünya savaşı içinde kahredilen bütün dünya duvarları için yazılmıştır"


    ben bir duvarım hiç güneş görmedim
    sen hiç güneş görmemiş bir başka duvar
    yüzümüz benek benek tahta kurusundan
    ve sinemiz baştan başa ak üstünde karalar
    Ñkelepçeden kahroldu kahroldu bileklerim
    Ñsıyrılıp çıktım artık ölüm korkusundan
    Ñdilim dilim sırtımdaki yaralar
    ben demirbaşım sığır siniriyle dayak yedim
    biz de duvarız dinleyen duyan düşünen duvarlar
    bizim kucağımız terkedilmiş bir yatak gibi kirli soğuk
    ve bizim kucağımızda kasırgalı insanlar

    yüzündeki deniz parlaklığıyla durur hatıramızda
    o çocuk yumruklu dev o dev yumruklu çocuk
    o zaman mayıs'tı yağmurlar başımızda
    bir cumartesi akşamı girdi kapımızdan
    gözlerinde kıpkızıl diken diken öfkesi
    adeta birdenbire aydınlandı zindan
    onu böyle görünce nasıl da korkmuştuk
    sapından fırlamış bir balta gibi çehresi
    ve omuzlarında delikanlı gölgesi

    o zaman mayıs'tı yağmurlar başımızda
    o sırtüstü yatağında yatardı
    sımsıcak gözleri şimdi bile aklımdadır
    bir sana bakardı bir bana bakardı
    dışarda tabiat mevsimin en çıngıraklı ayındadır
    toprak ana bütün zincirlerinden çözülmüş
    sabahlar akşamüstleri manolya gibi parlak
    tarlaların yüzü gülmüş
    işte her akşam geçtiği denize çıkan sokak
    ah işte annesi annesi sevgilisi
    işte biz dinleyen duyan düşünen duvarlar

    işte o çocuk yumruklu dev o dev yumruklu çocuk
    dışarda tabiat mevsimin en çıngıraklı ayındadır
    bizim kucağımız terkedilmiş bir yatak gibi kirli soğuk
    o birkaç defa kartal gibi gitti kartal gibi döndü
    çığlıklarını değil kırbaç sesini duyduk
    biz duvarız neyleyelim gözlerimiz ağlamayı bilmez
    onu bir gece sabaha karşı büsbütün götürdüler
    kendi gitti ismi kaldı yadigâr bağrımızda
    o zaman mayıs'tı yağmurlar başımızda

    ya biz idam duvarıyız karşımızda çok insan öldürdüler
    onlar hep döküldü biz hep ayakta kaldık
    temelimiz kanla beslendi ama nedense uzamadık
    öyle bakmayın bu yaralar şerefli yara değil
    getirirler vururlar biz öyle dururuz
    yağmurlar gözyaşı bulutlar mendil
    elimizden ne geldi de yapmadık
    ah öyle bakmayın utanırız kahroluruz

    onlar hep döküldü biz hep ayakta kaldık
    bir mayıs sabahı toprak rezil gök rezil
    yıldızlar küfür gibi yüzümüze tükürür gibi
    şafak sancılarıyla iki büklümdü ufuk
    ve simsiyah çamur gibi bir manga ortasında
    siyaset meydanına geldi dev yumruklu çocuk
    bulutlar eğilip alnının terini sildiler
    ve mermiler birdenbire ölümü getirdiler

    o düştü biz yine ayakta kaldık
    halbuki ne kadar ne kadar yorgunuz
    öyle bakmayın bu yaralar şerefli yara değil
    ah öyle bakmayın utanırız kahroluruz

    Attila ilhan
     

Share This Page