Gri bir gece, sabahı küfleten bir mayasıdır, sonbaharın Yollarımı alın benden Kaldırımdan düşerim Hangi çiçeğe ismini sorsam uzaktan Aklını çalıyor gibidir, adamın. Griye çalıyordu gece, içinin kiri döküldükçe usul usul. Yavaşça akardı bedenimin orta yerinden tutuk günler, zamanı durdurarak. Tüm sevgim ölüm kokan kokun....Gecelerde susmalı artık. Hülasası; avucumun içinde yarım gecenin bütün laneti. Yerden kalkmaya yetecek gecem yok nasılsa. İnce sızı gibi, her nefes almadan verişimde sabahtan kalan küf kokusu...O adamın ayağının altında ezilen kuru yaprakların çıtırtıları, gülüş seslerimiz hiç biri yok! Hatırlıyorum da ara ara niye gülerdik ki? Gri bir gece, sen uyuyorsan güzeldir İki dirhem, bir çekirdek Ve yalnız adamın şerbetidir B e n i k e n d i n e ç e k ! Sırf senin yokluğuna sahip çıkmak için, sırf senin uykularına ağıt yakarak güzelliğini yaşamak için,sırf seni herkesten alıp tek başına izleyebilmek için, bu çaba gecenin... Hem de gri... Üzgünüm umutsuzluğu bulduğum yerde parçalandı düşlerin. Attığım adımları kaç sabahın geçmesiyle eşitledim düne, saymadım. Yoruluyorum... Yalnızca içimde büyüyor gece durmadan. Kederli kelimelerin esintisi ~ - a l i n t i -