Gülmekten Kopucaksınız:D:d

'Fıkralar' forumunda clancy_00 tarafından 14 Eyl 2010 tarihinde açılan konu

Konu etiketleri:
  1. clancy_00

    clancy_00 New Member

    ANNELER VE KIZLARI

    Bir kadının üç tane kız çocuğu vardır. Tesadüfen üçüne de aynı zamanda talip çıkar. Tek bir düğünle üçü de evlenir ve yuvadan uçuuup giderler. Kızların hepsi de farklı şehirlere gitmişlerdir. Anneleri, el bebek gül bebek büyüttüğü kızlarının evlilik yaşamlarını; ve özellikle aşk hayatlarını merak etmektedir. Ancak kızları yatak olaylarını açık açık anlatmaktan çekindikleri için bir yöntem geliştirirler. Kızlar annelerine, o günkü gazetede çıkan gazete ilanlarına atıfta bulunarak, aşk hayatları hakkında, e-mail yoluyla bilgi vereceklerdir.

    Evliliğin birinci haftasında büyük kızdan mesaj gelir. Mesajda "RUFFLES" yazmaktadır. Kadın merakla gazetesini alır ve ilana bakar: "RUFFLES. HEM EGLENCELI, HEM DE DOYURUCU" Kadın çok mutlu olur ve yeniden mesaj beklemeye başlar.

    Bir süre sonra ortanca kızından bir e-mail gelir. Mesajda "MAXWELL COFFEE" yazmaktadır. Hemen gazeteyi eline alır ve ilanı bulur: "MAXWELL HER DAMLADA BÜYÜK ZEVK"

    Kadın yine çok mutlu olur ve bu kez küçük kızından mesaj beklemeye başlar. Uzun süre mesaj gelmez. Kadın tedirgin olur, ama beklemeye devam eder. En sonunda küçük kızından da beklediği mesaj gelir: "BRITISH AIRWAYS". Kadın merak ve heyecanla gazetesini eline alır ve ilanı okuduktan sonra düşüp bayılır: "BRITISH AIRWAYS. HAFTADA 7 GÜN, GÜNDE 3 SEFER. ÜSTELIK HER TARAFA"

    :D:D:p

    ------------------------------------

    UYANIK

    Ateşli bir köy çocuğu şehrin en büyük marketinde işe başvurur. Dünyanın bu en büyük alışveriş merkezinde herşey ama herşey satılmaktadır.

    Patron sorar:
    * Daha önce hiç satıcılık yaptın mı?
    * Evet köyümde bu işi yaptım.
    * Patronun gözü cocugu tutar:
    * İyi, yarın başlıyorsun.

    Ertesi gün akşam olur ve patron çocuğu karşısına alır;

    * Evet, bugün kaç satış yaptın??
    * Bir!
    * Ne bir mi? Ötekiler 20-30 satış yaptılar, Nasıl bir? Kaç dolar tuttu peki?
    * 320.334 USD doları.
    * Patron şaşırır ve sorar:
    * Nasıl becerdin bunu?
    * Adama küçük boy bir olta, sonra orta boy ve sonra da büyük boy bir olta sattım. Adama nerede balık tutucağını sordum. Kıyıda diyince bir tekneye gereksinimi olduğunu söyledim. Tekne bölümüne indik ve çift motorlu, yelkenli, lüks bir yat sattım. Vosvosuyla bunu çekemeyeceğini söyleyince son model 4x4 bir jeep sattım.

    Patron kendinden geçer:
    * Ne diyorsun, tüm bunları bir küçük olta almaya gelen adama mı sattın?
    * Genç çocuk yanıt verir:
    * Yoo aslında karısı için bir tane orkid istemişti... Ben de ona şöyle dedim:
    "Haftasonun mahvolmuş, sen en iyisi balığa git..."

    :zuhaha::zuhaha:

    -------------------

    BAŞ AĞRISI

    Joe, yatak kariyeri başarılarla dolu bir insandır. Ancak yaşlandıkça bu meziyeti inanılmaz bir baş ağrısı yüzünden durmuştur. Sağlığı ve aşk hayatı çekilmez, bir hal aldığında tıbbı bir yardıma ihtiyacı olduğunu fark eder. Kapı kapı, doktor doktor gezdikten sonra problemini çözebilecek bir uzman hekim bulur kendine;

    " - Size bir iyi bir de kötü bir haberim var." der doktor.
    " - Doktor önce iyi haberi duymak istiyorum."
    " - Sizi baş ağrınızdan kurtarabilirim."
    " - Peki kötü haber nedir doktor bey?"
    " - Çok nadir görülen bir durum..söylemesi zor ama hadım edilmeniz gerekiyor. Cinsel organınız, omurganızın alt kısmına baskı yapıyor ve bu baskı sizde dayanılmaz, bir baş ağrısı yaratıyor. Bu baskıdan kurtulmanın tek yolu erkeklik organınızı almak."

    Joe bu haber karşısında şok olur ve morali çok bozulur. Kendi kendine sorar;

    " - Ne yapsam acaba. Erkeklik organım alınırsa ben nasıl yaşarım. Kimin için yaşarım. El içine nasıl çıkarım!"

    Cevap vermek için fazla düşünmez ve başka bir şansı olmadığı için bıçak altına yatmaya karar verir. Hastaneden taburcu olduğunda;

    " - Oh be! Dünya varmış. Kurtuldum şu lanet ağrıdan" diye derin bir nefes alır, ancak üstünde önemli bir parçasının eksik olduğunu hisseder. Caddede yürürken farklı bir kişi olduğunu sezinler. Yeni bir başlangıç yapmaya ve yeni bir hayata başlamaya karar verir.
    Bir erkek giyim mağazasının önünden geçerken vitrinde duran bir takım elbiseye takılır gözleri. " - İşte tam aradığım takım elbise!" der ve dükkana girer.

    Tezgahtara; " - Yeni bir takım elbise istiyorum" der.
    Tezgahtar Joe'yu söyle tepeden tırnağa bir süzer ve;
    " - Bir bakalım. 44 beden!" der.
    Joe gülerek;
    " - Kesinlikle doğru, nerden anladınız?"
    " - Bu benim işim."
    Joe takım elbiseyi dener. Üstüne cuk diye oturur. Joe aynada kendisine hayran hayran bakarken tezgahtar sorar;
    " - Yeni bir gömlekde ister misiniz?"
    Joe bir kaç saniye düşündükten sonra;
    " - Elbette" der.
    Tezgahtar Joe'ya şöyle bir bakar;
    " - Kol numarası 34 ve 16 numara yarım yaka."
    Joe şaşırır;
    " - Kesinlikle doğru nerden anladınız?"
    " - Bu benim işim!"
    Joe gömleği giydi. Evet gömlek süper olmuştur. Yakasını aynada düzeltirken tezgahtar sorar;
    " - Yeni ayakkabıya ne dersiniz?"
    " - Evet lütfen. Bir de ayakkabılarınıza bakayım"
    Tezgahtar Joe'nun ayaklarına bakarak;
    " - Evet...9-1/2... E."
    Joe iyiden iyiye afallar;
    " - İnanamıyorum bir bakışta kaç numara ayakkabı giydiğimi nasıl anladınız? Vallahi bravo!"
    Tezgahtar; " - Efendim. Bu benim işim."
    Joe ayakkabıları da giyer. Gerçekten de ayakkabılar cillop gibi oturur ayaklarına. Şöyle dükkan içerisinde bir tur atarken tezgahtar sorar;
    " - Beyefendi vallahi jilet gibi oldunuz! Size bir tane de şapka veriyim
    ben!"
    Joe aynaya bakarak;
    " - Heyt ulan be façayı o biçim düzdüm." diye içinden geçirir ve
    " - Evet bir de şapka bakayım kendime!" der tezgahtara.
    Tezgahtar Joe'nun kafasına bakarak; " - Eveeeeet...7-5/8."
    Joe dumur üstüne dumur yaşamış bir şekilde tezgahtara;
    " - Evet..doğru..nerden bildiniz?" diye sorar.
    Tezgahtar iyiden iyiye havaya girmiş bir şekilde;
    " - Bu benim işim efendim" der.
    Şapka da süper oturmuştur kafasına.
    " - Vayyy beee, ulan ben neymişim beee. Ulan ben var ya ben..." diye düşünürken tezgahtar yine sorar;
    " - Size bir tane de don verelim efendim"
    " - Joe bir kaç saniye düşünür ve;
    " - Tamam! Hemen bana en fiyakalı donlarınızdan getirin!" der.
    Tezgahtar geri adim atarak "Eveeeeet..36 beden!"
    Joe gülerek; " - İlk defa yanıldınız. Ben 18 yaşımdan beri 34 beden
    giyiyorum!" der.
    Tezgahtar kafasını sallayarak;
    " - Hayır..size 34 olmaz. Erkeklik organınızı sıkıştırır ve omurganıza basınç yapar bu da dayanılması güç bir baş ağrısı çekmenize sebep olur!..."

    :saskin::saskin:
     
  2. adwes

    adwes Member

    En sonuncusu beni çok güldürdü ama çok da üzdü. :) Yazık, keşke doktordan önce mağazaya gitseymiş :D
     
  3. Akajha

    Akajha Member

    :D ilki çok iyiydi
     
  4. ilhantutku

    ilhantutku New Member

    çok iyimiş paylaşımlar için teşekkürler :)
     
  5. CANAN-

    CANAN- Member

    Cidden iyiymis :))
     
  6. CANAN-

    CANAN- Member

    Guzelmis
     

Bu Sayfayı Paylaş