Kurbağalardan biri bir traktörün açtığı derin teker izinin içinde zıplayıp durur. Başka bir kurbağa onu görür ve aşağıya seslenir: Hey aşağıda ne yapıyorsun sen? Yukarısı çok daha iyi, daha çok yiyecek var burada. Kurbağa yukarı bakar: Buradan çıkamıyorum ki!... Sana yardım edeyim. der ikinci kurbağa. Hayır, git başımdan, ben iyiyim. Burada bana yetecek kadar yiyecek var. Peki öyleyse. der ikinci kurbağa. Ama burada araştıracak gezinecek çok daha fazla yer var. İhtiyacım kadar olan yere sahibim ben. Peki öbür kurbağalarla tanışmaya ne dersin? Bazen buraya iniyorlar olmazsa oradaki arkadaşlarıma seslenebilirim. İkinci kurbağa, kurbağa usulü iç geçirir ve zıplaya zıplaya gider. Ertesi gün bir bakar ki, aşağıdaki kurbağa yanında zıplıyor. Şaşkınlıkla sorar: Hey ! Seni aşağıda şu tekerlek izinde yaşıyorsun sanıyordum. Ne oldu? Bir kamyon geliyordu da... ********************* Sizin harekete geçmek için ihtiyacınız olan ne? Kamyon mu?