ÇAĞRIŞIMLAR Çok küçük bir yalanı Çok büyük bir orantıda Dinlediniz mi? Çok büyük bir yalanı Çok yalın bir doğrultuda Söylediniz mi? Gecikmiş bir gizemi, Birikmiş bir özlemi Sakladınız mı? Gelmeyecek bir gideni, Olmayacak bir nedeni, Beklediniz mi? Bir gerçeği erken, Bir açlığı tokken, Anladınız mı? Hep mi hep ölecekmiş gibi, Hiç mi hiç ölmeyecekmiş gibi Yaşadınız mı? Yalanı sürmeye sürmeye, Yanlışı görmeye görmeye Sakladınız mı? Doğruluğun yönünde, Doğruluğun önünde Aklandınız mı? Ortamsız bir yaşamda, Yaşamsız bir ortamda Harcandınız mı?
NOKTASIZ Biri gelir sorarsa Beni sana sorarsa Gitti der misin? Gittigimi söyler misin? Gidiyorum ben sana Benimle gider misin?
YALNIZLIK PAYLAŞILMAZ Yalnızlık, yaşamda bi an, Hep yeniden başlayan.. Dışından anlaşılmaz. Ya da kocaman bir yalan, Kovdukça kovalayan.. Paylaşılmaz. Bir düşün'de beni sana ayıran Yalnızlık paylaşılmaz Paylaşılsa yalnızlık olmaz.
SENİ SAKLAYACAĞIM Seni saklayacağım inan Yazdıklarımda, çizdiklerimde, Şarkılarımda, sözlerimde. Sen kalacaksın kimse bilmeyecek Ve kimseler görmeyecek seni, Yaşayacaksın gözlerimde. Sen göreceksin, duyacaksın Parıldayan bir sevi sıcaklığı, Uyuyacak, uyanacaksın. Bakacaksın, benzemiyor Gelen günler geçenlere, Dalacaksın. Bir seviyi anlamak Bir yaşam harcamaktır, Harcayacaksın. Seni yaşayacağım, anlatılmaz, Yaşayacağım gözlerimde; Gözlerimde saklayacağım. Bir gün, tam anlatmaya... Bakacaksın, Gözlerimi kapayacağım... Anlayacaksın..
LAVİNİA Sana gitme demeyeceğim. Üşüyorsun ceketimi al. Günün en güzel saatleri bunlar. Yanımda kal. Sana gitme demeyeceğim. Gene de sen bilirsin. Yalanlar istiyorsan yalanlar söyleyeyim, İncinirsin. Sana gitme demeyeceğim. Ama gitme Lavinia. Adını gizleyeceğim, Sen de bilme Lavinia
BAŞKA FREKANS Vurdun,acısı daha geçmedi, Biliyorum geçecek. Ama öyle ağır konuştun ki ardından O,gittikçe gerçek DALINI UNUTMA Bir sürü özlem girdi oysa. Erken koparılmış üzümler gibi. Araladımsa.. Ben bu kapıyı açtımsa, Aralamayı anlamak içindi. O kapıdan şimdi çıkan, Gecikmiş bir sürü arayan, Açtımsa! Nasıldı oda desem şimdi, Ne vardı orada? Giren neydi,çıkan kimdi, Ne yoktu ardında? Olmayan kimdi? DUVARA ASTIĞIM Ölünceye kadar beni bekleyecekmiş, Sersem. Ben seni beklerken ölmem ki.. Beklersem.
Adalet İnsansız adalet olmaz Adaletsiz insan olur mu? Olur, olmaz olur mu! Ama, olmaz olsun Özdemir Asaf Adalı Ve Ben Adalı’nın alnına yazmışlar denizi Sonra çizgi çizgi kesmişler, Gömleğine dikmişler Adalı’nın. Adalı’nın kentte durumu yaman.. Gömleğim deniz diyor Sorunca Ama içki başına vuruyor, zaman zaman Direniyor Adalı; Tam kafayı bulunca Ben sarhoş olmam Benim her şeyim deniz diyor, Boyuna adadan söz ediyor. Takılıyorum, Adalı diyorum, sevgilin de mi deniz Sen ondan haber ver.. Susuyor dik dik bakıyor bana Adalı beni sever, Adalı bana küfür etmez.. Adalı diyorum boş ver Bir başka yere diyorum gidip içelim bu gece.. İnsan sevdiği sürece Uykusu gelmez. Dalıyoruz bir gecenin içine.. Adalı bi sözümü iki etmez. Özdemir Asaf Adına Gece, denize yanaştım. O, sulardan geliyordu. Duydum. Ne iyi, dedim. Baktım, O, bir gemide geçiyordu. Bağırdım. Gel'siz, gitme'siz. Döndüm çakıllara sordum, Siz kimdensiniz. Dediler durandan, Bizi yakın edenden. Denizi sorguya çektim. Dedim, Görüyor musun yaşadığımı.. Yetinemedim. Tuttum yakaladım kendimi Getirdim gözlerinize serdim. Durdum, size soruyorum.. Yaşadığımı görüyor musunuz. Yaşadığımı Görüyor Musunuz. Özdemir Asaf
ADSIZ ŞİİRLER Ben size ne yaptım Çağrı mı, armağan mı, ceza mı Ne vardı böyle karşıma geçecek Ben ne yazılar ne çizgiler yitirdim hatırlamadım Ne var ki sizinki onlar gibi gitmeyecek Artık olan oldu Gitmeniz gitmeseniz bir Ben de düş kursam da kurmasam da Aklıma yüzünüz gelecektir Ben size ne yaptım, Ne kötülüğüm dokundu size İnanın - hoş niçin inanacaksınız- Sizi şu ana kadar tanımazdım İnanmak, bilmek yakışmaz size Karşıma çıkmayacaktınız. Karşımda bir resim gibi şimdi Kurmadığım düşlerin çizdiği, siz Hem gözüme hem düşünceme Çakılıp kaldınız Renklerinize ve biçimlerinize Düş dışı gerçeklerin çizdiği siz Beni benden çıkardınız Beni benden aldınız Göz görmeye-görmeye Bir uzağa bıraktınız Kendime dönmeye artık çok geç.
Ağlamak Ağlamak Bazı acılarda yetmez Bazı ölümlere Örtüsüdür bazı acıların Örter, örtülmez Savunur bir süre Ağlayanlar sevinmeli Sevin ağlayabiliyorsan Acılar ardarda dinmeli Durur bir nöbetçi gibi Durur bir bekçi gibi Zamana gülmeli-gülmeli Sevin ağlayabiliyorsan Unutmanın kardeşidir ağlamak Uyur uyanır yatağında duyguların Düşüncenin kucağında hep çocuktur Ağlamak.
HOŞÇAKAL siyah beyaz tuşlarında piyanomun seni çalıyorum şimdi çaldıkça çoğalıyorsun odada sen arttıkça ben kayboluyorum seni doğuruyorum geceye adını koyuyorum aya bakarak her şey sen oluyor her yer sen ben ölüyorum sesini duyuyorum rüyalarımda gözlerimi kamaştırıyor ışığın rüzgar sen gibi dokunuyor bana ben doğuyorum duymak istediklerimi söylemiyorsun hiç dokunmuyorsun bana sen gibi bir şimşek çakıyor tam kalbime düşüyor yıldırımı ben gidiyorum
AŞK ŞARKISI Ellerini ver, öpeceğim, Binlerce el içindeyim, Şu beyaz çizgilerden gideceğim. Ellerini ver, ellerini... Seni öldüreceğim. Gözlerinden gireceğim, İçinde yer edeceğim. Sana oradan sesleneceğim; Ellerini ver, ellerini... Seni öldüreceğim.
BİLSEYDİ EĞER Bir şiir bir geceye değer, Bir şiir bir uykuya değer, Bir şiir bir uyanmaya değer, Bir şiir bir sigaraya değer, Bir şiir bir rakıya değer, Bir şiir bir şarkıya değer, Bir şiir bir türküye değer, Bir şiir bir ağrıya değer, Diye-diye.. Meğer.