XVI. yy. ortalarına kadar Fransız Tiyatrosunda bir atılım gerçekleşmemişti. XIV. Louisin baskıcı tutumu Fransanın kötüye gitmesine neden olurken, Kardinal Richelio ile arasındaki çatışma tiyatronun gelişmesini sağlamıştır. Ortaçağ Fransız Tiyatrosu İtalya, İspanya ve İngiltereden çok sonra gelişmiştir. Bunun iki temel nedeni vardır: Rönesansın etkisiyle gelişen temeli dine dayalı iç savaşlar ve krallıklarla yapılan savaşlardır. İkinci neden ise; kralların, soylu kişilerin, belediyelerin yakınlık duydukları kişilere sağladıkları imtiyazlardı, yani tekelcilikti. Confrérie de la Passion amatör bir grup olarak başladığı tiyatroda, 1400lü yıllardan 1600lü yıllara kadar mystery oyunları (dinsel oyunlar) oynayarak geldi. Dolayısıyla 200 yıllık geçmişiyle Fransız Tiyatrosunu elinde tutan bir kurumdu. Tiyatrodaki tekelciliğe ve Confrérieye rağmen hokkabazlar, canbazlar pazarlarda işi oyunculuğa vuruyor, kaşla göz arasında farslar oynuyorlardı. Bu gezici kumpanyalarla baş edemeyeceğini anlayan Confrérie 15. yy.dan sonra tenise duyulan ilginin ilginin azalmasını fırsat bilerek , bu üstü kapalı salonları gezici kumpanyalara kiralamaya başladı. Bir süre sonra Hotel Bourgogne tiyatro salonu haline getirildi. Burası da yüksek fiyatla kiralandı. Roma İmparatorluğunun dağılışından beri yaptırılan ilk tiyatro salonu burasıdır ve böylece saray halka açıldı. İki farklı görüş Sarayda, akamedisyenler tragedya ve komedya türleriyle ilgili denemeler yaparken okumamış halk kaba çizgili güldürü türünü benimsedi. Halkın klasik anlayıştan uzaklaşması romantik anlayışı da tetikledi. O dönemde isimlerini duyuran dört yazar vardı. Alexander Hardy A.Hardy, dehası olsaydı bir Shakespeare olurdu. denir. Kuramlara aldırmayıp, 3 birlik kuralına uymamış, kanlı sahneleri seyircinin önüne çıkarmaktan gocunmamıştır. Ölçülü bir üslubu olsa da oyunlarında günlük yaşamdan alıntılar yapmıştır. Bunlardan bazıları; üç günde yazılıp prova edildi ve oynandı. Bu kadar aceleye gelen oyunlar sonuç olarak o dönemde önem kazandı, ileriye taşınamadı. Corneille A. Hardy etkisiyle ilk oyunu 1630da yazdı. O da Klasik kuralları yadsıyarak yazdı oyunlarını, ancak ağır hakaretlere maruz kaldı ve inzivaya çekildi. Daha sonra klasik kuralları kabul etmek zorunda kaldı, adını ileriye taşıyamadı. Racine Corneillenin etkisinde yazmıştır ilk oyunlarını, ancak Corneillenin tersine o, klasik kurallara sıkı sıkıya bağlı kalmıştır. Tragedya türünde oyunlar yazmış, tragedya kurallarını aşmadan döneme uydurmuştur oyunlarını. Corneille erkek karakterleri daha baskın gösterirken Racine, kadın ruhunun karmaşıklığını kullanarak baskın karakterleri kadınlara atfetmiştir. Racine, oyun yazarlığında iyi bir dönemdeyken, yazarlığı bırakmıştır. Nedeni; XIV. Louisin tarihçi olma teklifidir. Moliere/ Jean Baptiste Poquelin ( 1622 Paris-1673 Paris) Fransız tiyatro adamı; oyun yazarı, yönetmen, yönetici, klasik Fransız komedyasının kurucusu. Bejart ailesiyle birlikte Illustre Théatre topluluğunu kurdu; ancak iflas ederk, borçlar yüzünden hapse atıldı, Charles Dufrensenin gezginci topluluğuna katıldı; başta güney olmak üzere, tüm Fransayı dolaştı;tiyatroyla Lyonda kaldı (1650-53); Kral Louisin kardeşinin koruması altında eski Louvreda Krala oyunlar oynadı, beğenisini kazanması üzerine Théatreda du Petit Bourbona yerleşti, tiyatroyu Fiorellinin (Scaramouche) Commedia Dellarte topluluğuyla paylaştı, Théatre du Palais Royalde oyunlar vermeye başladı (1661), Kral tarafından para bağlandı (1665) ve topluluk Troupe du Roi adını aldı; Tartuffe ve Don Juan gibi oyunlarıyla tutucu çevrelerin eleştirisini çekti, törensiz gömüldü, yeri belli olmadı. Tiyatro tarihinin en önemli ve etkili komedya yazarı sayıldı, başlıcalıkla, töre komedyaları ve karakter komedyalarıyla klasik komedyanın başlıca temsilcisi oldu; halk tiyatrosukaynaklarından, Commedia Dellarteden yararlanarak, yeni Fransız komedyasını yarattı, ayrıca pastoral komedya, comédia ballet ve tragédia-ballet türlerinde ürünler verdi, komedyanın görevi, insanın başlıcalıkla da çağımız insanının kusurlarını göstermektir ilkesiyle yazdı; insanın kendi doğası gereği bu kusurlarını ve güçsüzlüklerini ancak güldürmecenin gücüyle düzeltebileceğine, onun için de hiçbir konunun yergisel bakış alanı dışında kalamayacağını vurguladı; bu bağlamda, yarattığı kişilerin güçsüz yanlarını deştikçe, insancıl yanlarını ortaya çıkardığını; oyunlarını düz çizgili bir eğride aldı; olaylar örgüsünün yavaş yavaş çözülüşü içinde bir öykü öbürünü izledi, yalın bir oyun dili kullandı. Alexandriner ölçüsüyle, sonra düz yazıyla yazdı, başlıcalıkla beş perdelik oyun yapısını kurdu, komedyalarıyla tüm batı ve dünya tiyatrosu üzerinde çok geniş bir etki bıraktı, örnek oluşturdu. Başlıca oyunları La jalousie de Barbouille (1645-50, Soytarının Kıskançlığı) Le médicin volant (1945-50, Hekim Uçtu) Letourdi, ou Les contre-temps (1653, Şaşkın Yahut Beklenmedik Engeller) Le depit amoureux (1656, Küskün Aşıklar) Les précieuses ridicules (1659, Zerafet Budalaları) Sgarelle, ou Le cocu imaginarie (1660, İşkilli Memo) Don Garcie de Navarre, ou le prince jaloux (1661, Don Garcie de Navarre yahut Kıskanç Prens) Lecole de maris (1661, Kocalar Mektebi) Critique de Lecole des femmes (1663, Kadınlar Mektebinin Tenkidi) Limpromptu de Versailles (1663, Versailles Tuluatı) Le mariage forcé (1664, Zorla Evlenme) Don Juan (1665, Don Juan) Lamour médicin (1665, Sevda Hekim) Le misanthrope (1666, Adamcıl) Le médicin malgré lui (1666, Zoraki Hekim), Le sicilien, ou Lamour peintre (1667, Sicilyalı yahut Resimli Muhabbet) Amphitryon (1668, Amphitryon) Georges Dandin (1668, Cimri) Monsieur de Pourceaugnac (1669, Mösyö de Pourceaugnac) Les amants magnifiques (1670, Kibarlık Budalası) Les fourberies de Scapin (1671, Scarpinin Dolapları) La comtesse dEscarbagnas (1671, Kontes dEscarbagnas) Les femmes savantes (1672, Bilgiç Kadınlar) Le malade imaginaire (1673, Hastalık Hastası) Paris Tiyatroları Sahne Tekniği Fransada İtalyan tiyatro yapısı benimseniyordu. Fransa doğumlu bir İtalyan olan Mathelot sahne tekniği konusunda Serliodan yararlanmış, bunu pekiştirmiştir. Dekor konusunda sahne derinliğini kullanmış, iki ayrı mekanı sahnede aynı anda göstermiştir. Büyük makineler ve vinçlerle bunu zenginleştirmiştir. Dekor, tahta çerçevelerle geçirilmiş boyalı bez panolarla yapılıyordu zemin, çeşitli yükseltilerle ortaya çıkarılıyordu. Dönemin iki ünlü yapısı Petit Bourbon ve Hotel de Bourbonedir. 18. yy. Fransa için önemli bir dönüm noktası oldu. Voltaire, Rousseau, Diderot gibi düşünürler toplumun kötü yanlarını ortaya vuruyorlardı. Aydınlarla orta tabaka, alt tabakanın ilkin desteği, sonra öncülüğüyle 1789 Fransız Devrimii gerçekleştirdiler. Fransız Devrimi, mutlak monarşilerin yıkılışını getirdiği gibi, ulusal egemenlik, insan hakları gibi düşüncelerle bütün dünyada etkili oldu. Bu çağın tiyatrosu da kendine özgü oldu ve daha sonra ortaya çıkan Romantizmin güçlü tiyatrosunu hazırladı. 18. yy. Avrupasında ortaya Burjuva olarak tanımlanan yeni bir tabaka çıkmıştı. Aristokratlar, ellerindeki servetin azalmasıyla ve Burjuvanın zenginleşmesiyle evlilik gibi sözleşmeler yapmak durumunda kaldılar ve bu zoraki bir kaynaşma getirdi. Tiyatro alanında bu durum farklı eğilimler doğurdu. Racinin ince çizgili tragedyaları Burjuvaya fazla geldi. Daha yumuşak geçişli, daha hareketli tragedyalar istiyorlardı. Komedyada ise, aristokratların zarif hareketlerini gerektirn sahnelerden rahatsız oluyorlardı. Böylece oyunlar da burjuva ahlak anlayışını yansıtan aşırı duygulu biraz da iç gıdıklayıcı bir görünüşe doğru gelişmeye başladı. Hayatlarını, çalışarak kazandıkları paraya bağlayan bu devrimci Burjuva seyircisi, güldürüken ve ağlatırken düşündüren oyunlar istiyorlardı. Moliére bu konuda yeterince iyiydi. Moliéreden sonraysa Fransada Marivaux adını duyurmuştu. Moliérein izinden gitmekle beraber, karakter tahlilinde Racinein tragedyaya yaptığı, ince çizgili yalın derinliği o komedyaya getirdi ve psikolojik komedyanın ilerlemesini sağladı. Bununla beraber, Voltaire, Rousseau, Diderot gibi ünlü düşünürlerin tiyatro alanındaki yazıları, felsefi bir hava taşıyordu. * Alıntı