SOPHIA JAMES – FIRTINADA BİR GECE Haziran 2013 Lord Taris Wellingham, rüzgârın sertleştiğini ve havanın iyice soğuduğunu hissedebiliyordu. Başını hafifçe yana eğip, tekerlerden gelen sesi dinlemeye başladı. Ters giden bir şeyler vardı. Elini cama koyduğunda, tekerlerden gelen titreşimin, arabayı sarstığını hissetti. Arabadakileri uyarmak için ayağa kalktı, ancak geç kalmıştı. Araba, arabacının gecenin sessizliğini yırtan haykırışıyla, yana doğru eğildi ve hemen ardından da, büyük bir gürültüyle Taris’in olduğu tarafa doğru devrildi. Her şey o kadar ani olmuştu ki, Beatrice Maude Bassingstoke ne olduğunu anlayamamıştı. Başında bir acı hissediyordu ve dudağının kenarından kan akıyordu. Tanrım! Korkunç bir kaza geçirmişlerdi. Alacakaranlıkta, koyu saçlı, uzun boylu adamın, cansız bir bedeni arabanın devrilen tarafına doğru taşıdığını gördü. Adamın saçları rüzgârda dalgalanıyordu ve üzerindeki siyah takım elbiseyle, Kara Şövalyeyi andırıyordu. Arabadakilerin hayatı, arabanın kopan kapısını bulmak için dışarı çıkan şu adama bağlıydı ve onun dışarıda kaldığı her dakika, içerideki paniğin daha da artmasına neden oluyordu. Bea, onun yardıma ihtiyacı olabileceğini düşünerek, eşarbını başına sıkıca sarıp, dışarı çıktı. Ve işte adam oradaydı, bir kaç metre kadar ötede...
Kapak yakıyor,:$:$konusuda ilginç gibi görünüyor,okumak ne zamana kısmet acaba... Teşekkürler Plcim:mjk: