Arjantin Cumhuriyeti ,34 36 Güney enlemleri ve 58 27 Batı boylamları arasında, Güney Amerika Kıtasında yer alan bir ülkedir. Arjantinin toplam yüzölçümü 2.791.810 km² Türkiye'den yaklaşık 3,5 kat büyük , nüfusu ise 2001 yılı nüfus sayımı rakamlarıyla 36.260.130 kişidir . Arjantin Güney Amerika Kıtasının güney kesiminde, And Dağları ve Atlas Okyanusu arasında uzanan bir devlettir; kıyı şeridinin uzunluğu 4989 kmdir. Arjantinin sahip olduğu toprak Güney Amerika Kıtasında 2. dünya genelinde ise 8. en büyük topraktır. Şili (5308 km), Bolivya (832 km), Paraguay (1880 km), Brezilya (1261 km) ve Uruguay (580 km)'la sınırı bulunmaktadır. Arjantinin adı Latince Argentum (gümüş) kelimesinden gelir. İspanyol kolonicilerinin bu topraklarda bulmayı umduğu madenin ne olduğu ülkenin isminden de açıkça anlaşılabilir. Ülkede yaşayanların çoğu İspanyol ve İtalyan göçmenlerin torunlarıdır. Coğrafya Arjantin yaklaşık 2,8 milyon kilometrekarelik alanıyla, uzun bir kareyi anımsatan bir şekilde kuzeyden güneye doğru indikçe daralır. Kuzeyden güneye kadar olan uzunluğu 3694 km ve batıdan doğuya uzanan en geniş topraklarının uzunluğu ise yaklaşık 1423 kmdir. Doğu kıyıları boyunca Atlantik Okyanusu uzanır, batısında Şili, kuzeyinde Bolivya ve Paraguay, kuzeydoğusunda ise Brezilya ve Uruguay bulunur. Geniş ve soğuk bir çöl olan Patagonya 2001 yılındaki ekonomik krizin ardından tarıma açılmıştır. Arjantin 23 eyalete (provincias) ve bir federal bölgeye (distrito federal) ayrılmıştır: Eyaletler: 1 - Buenos Aires 2 - Buenos Aires (eyalet) 3 - Catamarca 4 - Chaco 5 - Chubut 6 - Córdoba 7 - Corrientes 8 - Entre Ríos 9 - Formosa 10 - Jujuy 11 - La Pampa 12 - La Rioja 13 - Mendoza 14 - Misiones 15 - Neuquén 16 - Río Negro 17 - Salta 18 - San Juan 19 - San Luis 20 - Santa Cruz 21 - Santa Fe 22 - Santiago del Estero 23 - Tierra del Fuego ve Güney Atlantik Adaları 24 - Tucumán Federal Bölge: Buenos Aires Arjantin'in Tarihi Amerika kıtası keşfedildikten sonra Avrupa devletleri hızla bu kıtada koloniler kurmaya başladılar. 1536da Arjantine gelen İspanyollar bugün Buenos Aires olarak bilinen yerde ilk koloniyi kurdular. Fakat şehre yerleşme ancak on sekizinci yüzyılda oldu. Arjantin 1776ya kadar İspanyaya bağlı Peru Genel Valiliğince idare edildi. Bu seneden sonra La Plata Genel Valiliği kuruldu ve Buenos Aires genel valiliğin başkenti oldu. 1806da Buenos Airesin İngilizler tarafından kısa bir müddet işgal edilmesi, Arjantinin istiklal mücadelesi için bir başlangıç olmuştur. 1808de Napoleonun İspanyaya girmesi bağımsızlık mücadelesini hızlandırdı. Ülke 1812ye doğru istiklalini kazandıysa da, 1816 yılına kadar müstakil bir devlet olduğu resmen ilan edilmedi. İstiklal hareketinin baş lideri ve kahramanı, Şilinin de kurtarılması için öncelikle sorumlu bir kimse olan General Jose de San Martindir. İkinci Dünya Savaşı esnasında Arjantin hükumetlerinin gizli ve kamufle edilmiş Nazi taraftarı tutumları, Amerika Birleşik Devletleri ve batı yarım küresinin diğer ülkeleri ile münasebetlerinin gerginleşmesine ve Arjantinin Pan-Amerikan Konseyinden çıkarılmasına sebep oldu. Resmiyette bütün harp esnasında tarafsız kalan Arjantin, 1945 ilkbaharında müttefikler tarafına girdi. Geniş ölçüde ABDnin desteği sebepiyle o sene sonuna doğru Birleşmiş Milletler üyesi oldu ve teşkilatın meselelerinde önemli bir rol oynadı. Harpten sonra general olan Juan Domingo Peron kendine kuvvetli bir pozisyon hazırlamayı başarmış ve 1946 Şubatında Arjantin Cumhurbaşkanı seçilmiştir. Eşi Eva Peronun yardımıyla enerjik ve sert bir idare kurmayı başararak, zamanında, siyasi desteğini silahlı kuvvetlerden almaya çalışan sınıflara sözünü geçirmesini bilmiştir. Basını bir devlet organı haline getirmiş ve totaliter bir rejimin başkanı olarak kendisine daha büyük yetki vermesi için anayasayı değiştirmiştir. Peron, işçi sınıfları arasında çok sevilmiş ve hatta kahraman olarak tanınmıştır. Fakat askeri bir darbe ile 1955te devrilmiş, uzun seneler sürgünde yaşamış ve bilahare dönerek 1973te devlet başkanı olmuştur. Bir yıl sonra ölmesi üzerine İsabel Peron olarak tanınan üçüncü karısı devlet başkanı oldu. Ülkenin birlik ve beraberliğini sağlıyamayınca 1976da ordu tarafından devrildi. Arjantinin eski devlet başkanlarından General Galtier İngiltereye ait, fakat kendilerine çok yakın olan Falkland adalarını Nisan 1982de işgal etti. İngiltere ile olan savaşı Arjantin kaybetti ve adaları İngilizler tekrar geri aldılar. Gerek yapılan savaş ve gerekse bu durumda bazı devletlerin uyguladıkları ekonomik ambargo, Arjantinin iktisadi durumunu çok sarstı. Bu durumda askeri idare 1983 yılı sonlarında seçime giderek idareyi sivillere teslim etti. Böylece yedi sene süren askeri idareden sonra normal idare tekrar tesis edildi. 1930dan bu yana Arjantinde hiçbir sivil idare 6 seneden fazla iktidarda kalamamıştır. 1819 yılından bu yana 46 devlet başkanından sadece ikisi, askeri darbesiz seçimle görevini devir-teslim etmiştir. 1989da Raul Ricardo Alfonsinin yerine Carlos Menem (El Turco) seçilmiştir. Yüzey Şekilleri Patagonya Arjantinin yüzey şekillerinin temel özelliğini Doğudaki ovalar ile Batıdaki dağlar arasındaki büyük karşıtlık oluşturur. Jujuy, Salta, Tucumán havzalarının üst kesiminde Sierralar biçiminde sıralanan billurlu yüksek kütleler bulunur. Daha Güneyde kütle, kapalı havzalar ve yükselmiş bloklar halinde parçalara ayrılır ve iklim kuraklaşır. Bu kurak Catamarca la Rioja Andları Mendoza dağ eteği ile Santiago havzası arasında, yüksek bir dağ sırası (Aconcagua 6959 metre ile Arjantinin de en yüksek noktası) biçiminde uzanır. Bu dağ ayrıca hem Batı yarıküresininhem de Güney yarıküresinin en yüksek noktasıdır. Ülkenin en alçak yeri Santa Cruz eyaletindeki Laguna del Carbón'dur, deniz seviyesinin 105 metre altındadır. 36˚ Güney enlemine doğru, And Dağları daralır, alçalır ve büyük enine kopmalarla parçalanır. Dördüncü Zaman buzullaşması bu kesimde etkin olmuş ve enine vadiler ile göllerin (Nahuel Huapí vb.) oluşmasında katkıda bulunmuştur. Sarmiento Parkı, Córdoba Ülkenin büyük bir bölümünü kaplayan ovalar ve platolar, geniş ölçüde alçalmış Brezilya eyerleşmesinin üzerinde yayılır. Brezilya kalkanı yalnızca Andların önündeki kesimde, Córdobanın büyük orta kütlesinde (Batıdan ufku kapatan ve yüksekliği 2000 metreyi aşan gerçek bir duvardır) çok yüksek kütleler oluşturur; ovanın güneyindeyse çok daha az yüksek biçimlere bürünür. Paraguay sınırından Colorado Irmağına kadar uzanan bir milyon kilometrekarelik bir alanı kaplayan bölgenin topografyasının basıklığı ve hiçbir düzenli akarsu ağının bulunmaması şaşırtıcıdır. Üçüncü Zaman sonunda ve Dördüncü Zaman başında yığılmış rüzgâr çökelleri, tuzlu ve çoğunlukla üstü kabuk tutmuş kalın balçık tabakaları oluşturmuş, ama bu tabakalar da yakın buzul dönemlerinde Doğuda ve Kuzeyde löslerle, Batıda ve orta kesimde kumlarla kaplanmıştır. Yüzey şekilleri ayrıntıda çok çeşitlidir ve iklimsel özelliklere bağlıdır.Yarı tropikal iklim kuşağında kalan Chacoda yer yer palmiye ağaçları görülen savanlı bir bitki örtüsü görülürken, Doğuda ve Güneyde daha ılıman iklim enlemlerinde yer alan Pampa bölgesi doğal çayırlarla örtülüdür. Çeşitli türlerden oluşan çayırları, gevşek, derin ve verimli siyah ya da kahverengi toprakları Pampaya bütün dünyaca ünlü verimliliğini kazandırır. Paraná ve Paraguay Doğuda ovanın sınırını belirleyen gerçek bir ırmak seti oluşturur (söz konusu ırmaklar eskiden okyanustan ovaya ulaşılmasını sağlıyorlardı). Doğuda Paraná Irmağıyla Uruguay Irmağı arasında bir bütün (bir çeşit Mezopotamya) oluşturan Entre Ríosun tepeleri, Corrientesin sular altında kalan ovaları ve Misionesin bazaltlı sırtları uzanır. Güneyde 700.000 km2lik bir alanı kaplayan Patagonya, içinde And Dağlarından inen birkaç ırmağın (Negro, Chubut, özellikle de Santa Cruz) dar ve derin vadiler oyduğu, çakıllı, kurak, soğuk ve rüzgârlı bir yüksek platolar bölgesidir. Atlas Okyanusu kıyısındaki Pampa kesiminin düz, kumullarla örtülü kıyıları ile Patagonya kıyılarının yüksek yalıyarları büyük çelişki yaratır. Alüvyonların aşağı yukarı doldurduğu Río de la Plata halicinden Macellan Boğazı kıyılarındaki Gallegos Irmağının ağzına kadar doğal limanlara çok seyrek rastlanır. Pampa ile Patagonya sınırındaki Bahía Blanca tek doğal limandır ve kıyısında kurulan kentin büyük ölçüde gelişmesini sağlamıştır. Arjantin Andları'nda 6000 metrenin üstüne çıkan birçok dağ bulunmaktadır. Arjantin'in ve Amerika Kıtası'nın en yüksek tepesi (Aconcagua) ve dünyanın en yüksek iki yanardağı Ojos del Salado (6880 m) ve Monte Pissis (6795m) burada yer alır. Andlar'ın güney kesimlerinde yüksek dağlar daha seyrektir, ama serin ve soğuk iklimin etkisiyle karlarla kaplıdırlar. Sierras Pampeanas'ta da yer yer yükseltilere rastlamak mümkündür. La Rioja eyaletindeki Sierra de Famatina da 6000 metrenin üzerindedir. Fakat bu sıradağların yükseklikleri doğuya gidildikçe azalır, Sierras de Córdoba'da dağların yükseklikleri en fazla 2800 metre civarındadır. Mesetas Patagónicas (Patagonya Ovaları)'nın kuzey kısmında,Mendoza'nın güneydoğusunda yükseltiler 4700 metreyi bulurken, bu yükseltiler güneydoğuya gidildikçe azalır. Arjantin'in diğer bölgelerindeki dağlar çok nadir 1000 metreyi aşar. Bu nadir durumlara örnek olarak Atlantik kıyısındaki ve Misiones'in dağlık bölgesindeki Sierras Australes Bonaerenses (Sierra de la Ventana ve Sierra de Tandil) Nehirler ve Göller Arjantin'de bulunan nehirlerin kaynağı büyük ölçüde Río de la Plata'dır. Río de la Plata'ya dökülen nehirler 5. 200. 000 km²'lik bir alana yayılmıştır ve bu alanın hemen hemen üçte biri Arjantin sınırları içinde bulunur, kalan alan ise Bolivya, Brezilya, Paraguay ve Uruguay sınırlarındadır. Río de la Plata'ya dökülen iki büyük nehir Paraná Nehrive Uruguay Nehri'dir. Kuzeyde, Brezilya sınırında dünyanın da en büyük şelalelerinden sayılan Iguazú ve Iguazú Milli Parkı bulunur. Iguazú Şelaleleri İkinci en büyük nehir Patagonya'nın kuzeyinde bulunan Río Colorado'dur. Onun en önemli kolu olan Río Salado del Oeste Batı Arjantin'in büyük bir kısmını sular, ama kurak iklim dolayısıyla yer yer kurumuş ve bataklığa dönüşmüş bir nehirdir. Arjantin'de iki büyük göller yöresi bulunmaktadır. İlki ve büyük olanı Güney Andlar'ın eteklerinde başlayıp bir zincir gibi Neuquén'den Ateş Toprakları'na (Tierra del Fuego) kadar birbirini izleyen tatlı su göllerinin bulunduğu yöredir. İkincisi ise Pampa'nın batı kısmında ve Chaco'nun güneyinde bulunan alçak ve genellikle tuzlu olan göllerdir. Özellikle Córdoba'daki Laguna Mar Chiquita (5770 km²) ve Los Glaciares Milli Parkı'nda bulunan ve UNESCO tarafından dünya mirası olarak kabul edilen Lago Argentino (1415 km²) ve Lago Viedma (1088 km²) önemli göller arasında sayılabilir. Ünlü Perito Moreno Buzulu da bu parkta bulunmaktadır. Adalar La Isla de los Lobos (Fok Adası) Arjantin çok uzun bir sahil şeridine sahip olan bir ülke olmasına karşın, çok az sayıda adaya sahiptir. En büyük adası Tierra del Fuego Takımadaları'na ait olan 47.000km²'lik Ateş Toprakları Adası (Tierra del Fuego)'dır. Bu adayı Arjantin (21.571 km²) ve Şili (25.571 km²) paylaşmıştır. Bunun dışında Arjantin'in hak talep ettiği, ama Birleşik Krallık yönetiminde bulunan Falkland Adaları (Las Islas Malvinas/Falkland Islands) vardır. Arjantin'in 2. Nisan 1982 yılında adayı işgal etmesinin ardından 14. Haziran 1982'ye kadar süren Falkland Savaşı başladı ve bu savaş Arjantin'in mağlubiyeti ile sona erdi. Falkland Takımadaları'nın en büyük adası doğudaki Soledad (East Falkland) -6683 km²- ve Gran Malvina (West Falkland) - 5278 km²-'dir. Güney Gürcistan ve Güney Sadviç Adaları da aynı statüde bulunmaktadır. Önemli sayılabilecek diğer adalar ise Buenos Aires Eyaleti'nin güneyinde Bahía Blanca ve Bahía Anegada Körfezleri'nin arasındaki bölgede bulunan adalardır. Buradaki adalar düzdür ve San Blas kaplıcasının bulunduğu Jabalí Adası dışında tamamen boştur. En büyük ada 207 km²'lik alana sahip olan Trinidad Adası'dır. Patagonya kıyılarında da birkaç ufak tefek ada da bulunmaktadır. İklim ve Bitki Örtüsü Ülkenin okyanus cephesindeki güney ucu nemlidir ve sıcaklıklar da hiçbir zaman yüksek değildir. Ushuaiada yaz mevsiminde 9,2˚C, 3700 km uzaklıktaki kuzey uçta, yani Misiones Eyaleti'ndeyse, iklim sıcaktır, yağışlıdır ve burada çay yetiştirilir. Ülkenin geri kalan bütün bölgelerinde Kuzeyden Güneye doğru sıcaklıklar azalırken, iklimin başlıca özelliği kurak olmasıdır. Arjantini Kuzeybatıdan Güneybatıya doğru geniş bir kurak kuşak boydan boya aşar. Bu kurak köşegen And Dağlarındaki yüksek platolarda ve havzalarda başlar, dağ eteklerinde sürer (Mendozada yılda 193 mm yağış görülür) ve Patagonya kıyısında sona erer (200 mmnin altında yağış). Pampada iklim Atlas Okyanusu kıyısından iç kesime doğru gittikçe değişir. Río de la Plata yakınında yağışlı (1200 mm) ve genellikle yumuşak olan iklim iç kesimde karasal ve kuraktır. Yağışlar, yaz mevsimi boyunca giderek yoğunlaşır ve getirdikleri nem, hemen büyük bir buharlaşmaya uğrar. 600 mm eşyağış eğrisi, Bahía Blancadan Córdobaya kadar geniş bir yay çizer. Böylece yağışlı Pampadan kurak Pampaya geçilir. Pucará de Tilcara Anlatılan bu koşullar nedeniyle Arjantinde orman azdır. Ülkenin büyük bir bölümü, çayırlar ve dikenli çalılıklarla kaplıdır. Ülkenin Patagonyanın Kuzeyinde kalan batı yarısı ağaçsılardan ve az çok dikenli, az yapraklı küçük ağaçsılardan oluşan seyrek bir bitki topluluğuyla (monte) örtülüdür. Patagonya çakılları arasında az miktarda çalılık ve bazı buğdaygiller tutunmuştur. Doğal halinde yüksek otlardan oluşan uçsuz bucaksız bir çayır ve kötü bir otlak olan Pampa, Avrupadan yeni ot türlerinin getirilmesiyle ve üçgül ile yoncanın yaygınlaştırılmasıyla değiştirilmiştir. Ağaç da dikilmiştir ama gerçek ormanlar Güney Andlardaki göller yönetim bölgesinde (Arokarya Ormanları) ve Macellan Boğazı dolaylarında (kayın ormanları) yer alır. Kuzeyde büyük tropikal orman, iki yerde Arjantine sokulur: Misioneste ve Tucumán Andlarının doğu yamaçlarında Orta Chacoda, sert keresteli, kabukları bakımından zengin türlerin ağır bastığı bir orman (Quebrachos) yer alır. Wikipedia