Karadeniz Bölgesi Tarihi ve Turistik Yerleri

'Coğrafya' forumunda Özgür tarafından 12 Ara 2009 tarihinde açılan konu

Konu etiketleri:
  1. Özgür

    Özgür Administrator Site Yetkilisi

    Karadeniz Bölgesi Tarihi ve Turistik Yerleri
    Karadeniz Bölgesi de Marmara, Ege ve Akdeniz bölgeleri gibi adını ve özelliklerini komşu olduğu denizden alır. Yaklaşık 141.000 km²lik yüzölçümüyle ülke yüzeyinin %18?ini kaplar. Doğuda Gürcistan sınırı ile batıda Adapazarı Ovası?nın doğu kenarı arasında uzanır. Nüfusu, 2000 Yılı Genel Nüfus Sayımı sonuçlarına göre 8 milyon 439 bin 213?tür. Nüfusun 4 milyon 137 bin 166?sı kentlerde, 4 milyon 301 bin 747?si ise köylerde yaşamaktadır. Yedi bölge arasında köy nüfusu kent nüfusundan yoğun olan tek ve binde 3.65 ile yıllık nüfus artış hızı en düşük olan bölgedir.
    Karadeniz Bölgesi?ndeki başlıca sanayi kuruluşları; Karabük ve Ereğli?deki demirçelik tesisleri, Çatalağzı Termik Santrali, Zonguldak çevresindeki taşkömürü havzaları, Murgul bakır üretim tesisi ile bölgenin çeşitli kesimlerindeki şeker, kâğıt, sülfürik asit, bitkisel yağ, çay, fındık kırma ve fındık ürünleri, balık unu ve sigara fabrikalarıdır.
    Bolu. Yüksek dağları, gür ormanları, mavi gölleri ve bol akarsuları ile şirin bir Batı Karadeniz şehridir. Kentin sulak toprakları, geniş otlakları ve gür ormanları, bu üç alanda tarla tarımının, hayvancılığın ve ormancılığın gelişmesini sağlamıştır. Bolu çevresi flora yönünden de zengindir. Türkiye?deki mevcut 7.000 adet bitki türünün yarıdan fazlası burada yetişmektedir.
    Bolu?nun 32 km. güneybatısındaki Abant Gölü, denizden 1.325 m. yüksekliktedir. Başlı başına bir turizm merkezi olan Abant, yazın temiz suyu ve ormanlarının çam kokulu havası ile on binlerce kişiyi çekerken, kışın da ideal bir kayak merkezi haline gelir. Bolu?nun güneybatısındaki Mudurnu ve Göynük, Türk kültür tarihinin önemli merkezleri arasındadır. Osmanlı döneminin en güzel eserlerinden biri olan Akşemsettin Türbesi Göynük?tedir. Mengen ilçesi de yemekleriyle ve yetiştirdiği aşçılarla ün yapmıştır.
    [​IMG]
    Abant BOLU​



    Türkiye?nin Kömür Havzası. Türkiye?nin kömür merkezi olan Zonguldak?ta ekonomik hayat, madencilik ve sanayiye dayanır. Kentin güneydoğusundaki Devrek ise birbirinden güzel işlemeli bastonları ile tanınır. Zonguldak?ın batısındaki Ereğli bir sanayi limanıdır. Demir ve çelik fabrikalarının bulunduğu Ereğli?nin doğusunda; mitolojiye göre Herkül?ün, içinde Kerberus adlı üç başlı canavar köpeği öldürdüğü Cehennem Ağzı Mağarası yer almaktadır.
    Zonguldak?ın doğusundaki Bartın, eski ahşap evleri ve doğal güzellikleri ile tanınan bir Batı Karadeniz kentidir. Çilekleri ile ünlü olan ilde her yıl Çilek Festivali düzenlenir. Kentin güneyinde sanayi kenti Karabük ve tarihi evleriyle bir açık hava müzesini andıran Safranbolu yer alır.
    Ekonomisi büyük ölçüde tarıma dayanan Kastamonu?da, çok sayıda şifalı su kaynağı bulunur. Kastamonu, 135 kilometrelik kıyı şeridi, ormanları, havadar yaylaları ve şifalı dağ pınarlarıyla sanki bir yeryüzü cennetidir.
    M.Ö. 7. yüzyıldan kaldığı sanılan Evkaya Mezarları, 12. yüzyılda Bizanslılar tarafından kayalık bir tepenin üstünde yaptırılan Kastamonu Kalesi, tarihi bir yapısı olan Kastamonu Müzesi, Çandaroğulları zamanında yaptırılan İbni Neccar Camii ve bir kaide üzerinde yükselerek, Kıyafet ve Şapka Devrimi?ni simgeleyen Cumhuriyet Caddesi?ndeki Atatürk?ün tunçtan heykeli, Kastamonu?daki başlıca tarihsel ve sanatsal yapıtlardır. Pınarbaşı yakınlarındaki İlgarini Mağarası?nın derinliği 250, uzunluğu ise 58 m.dir. Mağaradaki sarkıt ve dikitler yaklaşık 1 milyon yılda oluşmuştur.
    Sinop ili, denize uzanan bir yarımada üzerinde kurulmuştur. Ilıman bir iklimin hakim oluğu ilde yağışların düzenli ve bol olması nedeniyle doğal bitki örtüsü zengindir. Bu durum ilin orman ürünleri bakımından da zenginleşmesini sağlamıştır. Adını Amazon kraliçesi Sinope?den alan kent, tarihte ilk kez Miletli kolonistler tarafından kurulmuştur. ?Gölge etme başka ihsan istemem? sözü ile tanınan ünlü filozof Diyojen, M.Ö. 4. yüzyılda Sinop?ta yaşamıştır.
    [​IMG]
    Ayancık SİNOP​
    Amasya ilinin tarihi Hititlere kadar uzanır. Özellikle Osmanlılar zamanında büyük önem kazanan kent, 15 ve 16. yüzyıllarda Osmanlı şehzadelerinin ve pek çok ilim adamının yetiştiği Anadolu?nun beş büyük kültür merkezinden biri haline gelmiş ve Avrupalı turistler tarafından ?Anadolu?nun Oxford?u? olarak nitelendirilmiştir. II. Murat ve Yavuz Sultan Selim burada doğmuştur. Amasya, Kurtuluş Savaşı tarihinde de önemli bir yere sahiptir. 19 Mayıs 1919 tarihinde Samsun?a ayak basan Mustafa Kemal, 12 Haziran 1919 tarihinde Amasya?ya gelmiştir. Kentte Kurtuluş Savaşı?nın planları hazırlanmış, Erzurum ve Sivas Kongreleri?nin toplanmasına karar verilmiş ve 22 Haziran 1919 tarihinde yayımlanan ?Amasya Genelgesi? ile milletin istiklalini yine milletin azim ve kararının kurtaracağı ilan edilmiştir.
    [​IMG]
    Şadırvan Kubbesi, Merzifon AMASYA​
    Amasya?nın doğusunda bulunan ve Karadeniz Bölgesi?nin doğal güzelliklerini bünyesinde yaşatan Tokat, tarih ve kültür varlıkları açısından da zengindir. Kentte bakırcılık, yazmacılık, dericilik ve dokumacılık çok gelişmiştir. Özellikle yazmaları çok ünlüdür.
    [​IMG]
    Ballıca Mağarası TOKAT​
    Samsun, Doğu Karadeniz?in önemli bir limanıdır. Sahip olduğu doğal güzelliklerin yanı sıra, bir sanayi kentidir. Kent, Atatürk?ün Kurtuluş Savaşı?nı başlatmak üzere Anadolu topraklarına ilk ayak bastığı yer olarak tarihe geçmiştir. Atatürk?ün şaha kalkmış atı üzerindeki heykeli, kentin en görsel anıtıdır. Atatürk Müzesi ve Kütüphanesi, Milli Mücadele?yi adeta gözler önüne sermektedir.
    Ordu, yeşillikler içinde kilometrelerce uzanan fındık bahçeleri ile kaplı tipik bir Karadeniz şehridir. Kentin güneyinde 1.250 m. yükseklikte Çambaşı ve 2.000 m. yükseklikte Keyfalan Yaylaları bulunur.
    Kentin doğusundaki Ünye, Fatsa, Bolaman, Yalıköy ve Perşembe, doğal güzellikleri ve plajlarıyla ünlü tatil merkezleridir. Kentte her sene sonbaharda ?Altın Fındık? festivali düzenlenmektedir.
    [​IMG]
    Erikbeli ORDU​
    Tarihi Bir Liman Kenti. Trabzon, Karadeniz sahillerinin önemli ve büyük bir limanıdır. İran transit yolunun başlangıç noktası olup, Karadeniz?e kıyısı olan diğer ülkelerin limanlarıyla da bağlantısı vardır. Kent, M.Ö. 8. yüzyılda Miletli kolonistler tarafından kurulmuştur. Şehirdeki mimari eserlerin çoğu, Bizans, Kommagene ve Osmanlı dönemlerine aittir. Trabzon?un eski sokakları şehre pitoresk bir görünüm kazandırır. Ara sokaklardaki tarihi evler görülmeye değerdir. Kentte bulunan Kommagene döneminden kalma (14. yüzyıl) Kızlar Manastırı ve İrene Kulesi turistlerin uğrak yerlerindendir.
    Altındere Milli Parkı, Trabzon?un güneyinde Maçka yakınlarındadır. Bu milli parkın içinde, muhteşem Sumela Manastırı bulunur. Manastır, 270 m. yükseklikteki bir uçurum fasadına inşa edilmiştir.
    Trabzon?un çevresi birbirinden güzel yaylalarla kaplıdır. Bunlar; Erikbeli, Hıdırnebi, Şolma, Kirazlı ve Kadırga yaylaları dır. Yemekleriyle ünlü Hamsiköy?ün güneyinde, Türkiye?nin en uzun karayolu tüneli olan Zigana Tüneli bulunmaktadır. Kentin ayrıca gümüş çarşısı ünlüdür. Burada Trabzon?a ait hasır görünümündeki meşhur altın ve gümüş bilezikleri satılmaktadır.
    Yeşil Sırtlar Üzerinde Bir Şehir. Rize, Türkiye?nin yeşili en bol olan ilidir. İlin ekonomik hayatında tarım birinci sırayı alır. Tarım denildiği zaman da akla Rize?nin simgesi olan çay gelir.
    [​IMG]
    Kaçkar Dağları RİZE​
    [​IMG]
    Sumela Manastırı TRABZON​
    [​IMG]
    İşhan Kilisesi ARTVİN​
    Kentin batısındaki Ziraat Parkı?ndan Rize?nin tüm güzellikleri panoramik bir şekilde gözler önüne serilir. Güneyindeki Kaçkar Dağları Milli Parkı ve bu parkın kuzeye bakan yamaçları bir doğal güzellikler cennetidir.
    GümüşhaneBayburt ve Dede Korkut. Doğu Karadeniz?in iç kesimlerinde yer alan Gümüşhane, adını, çevresindeki gümüş yataklarından alır.
    Kanuni Sultan Süleyman, burada bir cami ve 50 ev yaptırarak, gelişmesini sağlamış ve bu yerleşmeye Gümüşhane adını vermiştir. 14. yüzyılda Aleksios Kommenos tarafından yaptırılan Hutura Hagios Georgios Manastır Kilisesi ve ortasından Kelkit Çayı?nın aktığı doğal güzellikleriyle ünlü Kelkit Vadisi, kentin en güzel yerleri arasındadır.
    Çoruh Nehri?nin kıyısında yer alan Bayburt ilinin bilinen tarihi M.Ö. 2000?li yıllara kadar uzanır. Tarihi İpek Yolu üzerindeki konumu nedeniyle de başta Marco Polo ve Evliya Çelebi olmak üzere, birçok batılı ve doğulu gezginin eserlerine konu olmuştur. Orta Asya?dan Anadolu?ya göç eden erenlerden biri olan Dede Korkut?un mezarı buradadır.
    Yaylaları ile Ünlü Artvin. Türkiye?nin Kafkasya sınırında yer alan Artvin, ülkenin en güzel yaylalarına sahiptir. Yöre halkı yaz başlangıcında hayvancılık için yaylaya göç hazırlığına başlar. Geleneksel töre olan ?Yaylaya Göç? adeta bir şenlik ortamında gerçekleştirilir. İlin en önemli akarsuyu olan Çoruh, Türkiye?nin en hızlı akan nehri olması sebebiyle rafting sporu için idealdir.
     

Bu Sayfayı Paylaş