KÖR TALİH TÜR: Romantik, Tutku (Ara sıra komedi…) 15.BÖLÜM__/(Güneşin doğduğu da bir gerçek, battığı da... Kalbimin attığı da bir gerçek, günün bittiği de... Ne çıkar tüm gerçekleri saysak tek tek. Seni seviyorum, işte bu en büyük gerçek... ) Arda kaşlarını çattı:” Hazal sen ne demeye çalışıyorsun? Ben seni neden kandırayım. Ayrıca şu intikam safsatası da ne? Açık ve net söyledim. Oynamadım, oyalamadım… Ciddi ve açık! ‘Evlen’ dedim.” Hazal kollarını göğsünün altında toparladı.” Neden olacak! Sizinle ilk tanıştığım gün hakaret ettim ya size, kesin siz bunu hazmedemediniz değil mi? Sizde benden böyle intikamınızı aldınız. Pes doğrusu aklımın ucuna gelmezdi bu.” Genç kızın kalbi buruldu. Dudakları hüzünle büküldü. Başka sebep gelmiyordu aklına sadece bu vardı zaten… Yoksa ona bu denli kötü bir şeyi neden söylesin. Ne yani her şey bir oyun muydu? Evet, kesin öyleydi. O zaman yarısı yazılmış senaryolar gibi bu filmde ortada yitip bitmişti. Devamı yarına kalan mutluluklar gibi sonu olmayacaktı. İyide zaten olacağını da hiç düşünmemişti ki. Onu sadece hayallerinde ve rüyalarda yaşatmıştı… İmkânsız Aşkı olarak! Bir anıt gibi kalbine dikmiş ama sahiplenememişti. “Saçmala Hazal ben onu unuttum bile. Sen nasıl bir kızsın benim aklıma dahi gelmemişti bu olay! Hay Allah! Neler düşünüyorsun sen öyle?“ Arda durdu ve düşündü. Şu anda soruları zihninde birleştirip mukayese edecek denetime sahip değildi ama bu kızın şaşkın halinin tek sebebi de kendisi olduğundan, ona bu ciddi meseleye yakışır bir açıklama yapması gerekirdi. Allah biliyor ya son sabrına kadar buna da çabaladı. “ Bakın bu öyle dalga geçilecek bir konu değil. Ben de sizin oynayacağınız oyuncak değilim. Ayrıca siz kendini ne sanıyorsunuz da bana sizinle evlenmeye mecburmuşum gibi ‘Benimle evleneceksin’ diyerek emir veriyorsunuz? Arda Bey rica ederim bakın zaten şu anda tüm…” derken eliyle kalp şeklindeki yüzünü avuçlayarak “Lanet olsun tüm o insanların içinde bana bayıldığımı söylemeyin.” Diyerek inledi. Bakışlarını yerdeki halıya çevirip görmüyormuş gibi baktı. Tüm bedeni buz keserken, sadece donup kalmak hatta bir zerre olmak istedi.
